Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
ŞEYTANIN ÇIRAĞI Kitapta iki farklı olay anlatılıyor. İkisi de farklı olaylar olmalarına rağmen aslında insanların düşüncelerin kişiyi ne kadar etkilediğini gözler önüne seriyor. Gün içinde fark etmeden belki de kaç insanın bize söylediklerinden etkileniyor, kaç insanın yaşamımıza yön vermesine izin veriyoruz. O yüzden tavsiye istendiğinde bile belki de karışmamak daha iyidir. Kimseye akıl danışmamak da belki de daha iyidir. İnsan kendini dinlediğinde cevapları bulacaktır. Kelimelerin gücü büyüktür çünkü kelimeler düşüncelerin yansımasıdır. Bu nedenle kime ne söylediğimize, kimi nasıl yetiştirdiğimize dikkat etmek gerekir. Konusu (İpucu içerir): İlk olarak Şeytanın Çırağı kısmından bahsetmek istiyorum. Baş kahraman Eizo Shimamura, savcı Hachiro Tsuchida’ya bir mektup yazar. Ona mektup yazmasının iki nedeni vardır: Hem savcıyı eskiden beri tanıyordur hem de hapse atılmasına neden olayda o kişi savcıdır. İkisi eskiden çok yakındır, zamanla ise birbirlerinden uzaklaşmışlardır. Savcı Eizo’yı düşünceleriyle çok etkilemiştir. Bu nedenle onu şeytan kendisini ise şeytanın çırağı olarak görmektedir. Çünkü yaptığı her şeyin eskiden beri savcının anlattıklarıyla oluştuğunu düşünmektedir. Yani onun bu karakterde olmasında savcının etkisi olduğunu savunur. Eizo savcıyla arkadaşlığı bittikten sonra yalnızlaşmıştır. O sırada Sueko adlı bir kızla tanışır. Bu kızla birbirlerini çok severler ama ailesi Sueko’yu başka biriyle evlendirir. Eizo da Tsuyuko adlı bir kadınla evlenir. Ama Tsuyuko’yu bir türlü sevemez, ona hep kötü davranır, ondan ayrılmak ister ama kadın onu bırakmaz. Eizo da kötü durumdadır hiç uyuyamaz, uyku ilaçları alır. Bu ilacı zamanında savcıdan öğrenmiştir. Uyku ilaçlarının dozu zamanla ona yetmez ve arttırmaya başlar. Eczacı durumdan şüphelense de yine de ona ilaçları vermeye devam eder. Bu süre içinde Sueko ile tekrar karşılaşılır. Sueko’nun kocasının öldüğünü öğrenir, ikisi tekrar görüşmeye başlar. Hatta Eizo onun evine taşınır, uyku ilaçlarını oraya da götürür. Eizo karısına iyice dayanamaz olur, onu öldürmeyi düşünür. Bir gün karısının hamile olduğunu öğrenir ve onu öldürmeye kesin olarak karar verir. Sadece bunu nasıl yapacağına karar veremez. Karışı uykusuzluk çektiğini söyler, Eizo da onu nasıl öldüreceğini bulur. Uyku ilaçlarından ona içirecektir, hem de en yüksek dozda. O aralar Sueko da uykusuzluk çektiğini söylemektedir. Eizo karısına ilaçları aynı kendi içtiği ölçüde içmesi gerektiğini söyler. Ona göstermek için kendisi de içer. Eizo’nun uykusu gelir ve uyur. Sabah olduğunda karısının ölmüş olacağını düşünür ama hiç de öyle olmaz. Karısı gayet iyidir, bunun nedenini düşünür. Karısıyla konuştuğunda o kadar fazla ölçek içmediğini,daha önce eczacıyla konuştuğunu ve bu dozun çok fazla olduğunu öğrendiğini söyler. Eizo mutsuz bir şekilde Sueko’nun evine gider. Sueko’nun evinin önünde bir hareketlilik vardır. Baktığında polislerin olduğunu görür, Sueko ölmüştür. Uyuyamadığı için Sueko’nun uyku ilaçlarını içmiştir hem de Eizo’da gördüğü şekilde yani aynı ölçüde. Bu da onun ölümüne sebep olmuştur. Ama polis onun intihar ettiğini düşünür, o sırada Eizo onu öldürdüler diye bağırır bu şüphe uyandırır. Eizo eve döndüğünde kendi yaşamına son vermeye karar verir. Bunun için de yaşadıklarını yazmak ister bir nevi itiraftır. Karısını öldürme planından da bahseder ama bahsederken karım falan yazmaz yani bir kişi belirtmez. Sonra bundan vazgeçer ve yazdıklarını yakmaya karar verir. Bunun bir kısmı yanmaz ve polis tarafından bulunur. Onu öldürmek istedim, uyku ilacıyla vs kısımları yanmamıştır. Bu nedenle tutuklanır ve hapse atılır. Bütün bu yaşadıklarını da mektupla savcıya anlatır. Bana göre Eizo’nun her şeyi itiraf etmesinin altında yatan en önemli neden yaptıklarından ötürü onu suçlamaktı. Bak sen beni öyle etkiledin ki düşüncelerinle, öyle yerleşti ki düşüncelerin zihnime ben de böyle kötülükler yaptım demekti. Suçuna bir ortak aramaktı. Düşüncelerin gücünü gözler önüne sermekti. ONLARI ÖLDÜRDÜ MÜ? Bu bölümde de bir avukatın gözümden müvekkilinin yaşadığı olaylar anlatılıyor. Avukat müvekkili gerçekten bu cinayeti işledi mi bunu anlamak istiyor. Seizo ve Michiko evlenirler. İkisi görücü usulüyle evlenirler. Ödera da eskiden beri Michiko’yu tanımaktadır, aslında Michiko’yu sevmektedir. Ama Michiko birden Seizo ile evlenmiştir. Aradan zaman geçtikten sonra tekrar karşılaşırlar ve görüşmeye başlarlar. Ödera, arkadaşı Tomoda ve Michiko görüşürler. En çok Michiko ve Ödera görüşür, bir gün Ödera ona evliliğinden mutlu olmadığını, Seizo’nun onu dövdüğünü söyler. Ona yaralarını gösterir. Ödera, Seizo’dan iyice nefret eder bundan sonra onu rahatsız edecek şeyler söyler. Bir gün yine oyun oynamak için bir araya gelirler. Ödera yenebilecekken Michiko kaybetmesin diye yenilir. Seizo bunu fark eder ve sinirlendir, Ödera’ya tepki gösterir. Ama olay burada kapanır, herkes odasına geçer. Ödera’nın odası Michiko ve Seizo’nun odasının tam altındadır, uyumaya çalışırken sesler duyar ve bu seslerin ikisinin odasından geldiğini anlar. Seizo Michiko’ya Ödera ile arasında bir şey olup olmadığını sorduğunu duyar. Odaya girer ve Seizo’yu Michiko’ya işkence ederken görür. O sırada Michiko Ödera’ya aptal olduğunu söyler. Ödera her şeyi o an anlar. Bu ikisinin arasında aslında bir oyundur. Gerçek hayattaki kişiler üzerinde bir nevi tiyatro oynuyorlardır. Ve bundan zevk alıyorlardır. Ödera da burada sadece bir figürandır, işkence falan da yoktur. Ama zaten oyunda şüphelenen Seizo, Michiko’ya Ödera’ya ilgi duyup duymadığını sorar. Michiko bunun da oyunun bir parçası olduğunu zanneder ama aslında Seizo ciddidir. Michiko da belki de ilgili duyuyorum diyince Seizo ona bıçağı saplar. Ödera engel olmaya çalışır ama Seizo bu sefer de kalbine bıçağı saplar. Seizo ve Ödera boğuşur en sonunda Seizo kendine bıçağı saplar. Ödera neye uğradığını şaşırır ve o esnada hizmetli kızlar odaya gelir. Ödera’ya o halde görünce onun öldürdüğünü düşünürler ve polis çağrılır. Olay aslında böyledir, tüm bu olanları Ödera öldükten sonra yazdığı itiraf mektubunda anlatır. Ama Ödera cinayeti kendisinin işlediğini söyler. Bunun sebepleri Michiko ve Seizo’nun arkasından iyi konuşulmasını istemez, onların gururunun kırılmasını ister. Aynı kendi yaşadıklarında olduğu gibi. Michiko’nun zina yapan bir kadın olarak anılmasını, Seizo’nun da karısını bir gence kaptırmış biri olarak anılmasını ister. Ayrıca kanunları da kandırmak ister. Çünkü zamanında babası kanunlara çok güvenmiş ama kanunlar onun yanında olmamıştır. Bunun da intikamını almak ister. İki farklı olaydan oluşan başarılı bir kitaptı. Çok sevdim.
Şeytanın Çırağı
Şeytanın ÇırağıShiro Hamao · İthaki Yayınları · 20216,5bin okunma
·
172 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.