Epifiz bezin içinde bu küçülmüş boyutunda bile tüm kutsal geometri ve tam olarak Gerçeğin nasıl yaratıldığı ile ilgili anlayış gizlidir. Hepsi orada, her bir insanın içindedir. Ancak bu anlayış, düşüş sırasında hafızamızı kaybettiğimiz için bize şu anda açık değildir, ve hafızamız olmadığı için de farklı bir biçimde solumaya başlamışızdır. Pranayı epifiz bezden alarak, merkezi tüpün içinde aşağı, yukarı dolaştırmak yerine, solumak için, ağız ve burnumuzu kullanmaya başlamışızdır. Bu durum, prananın epifiz salgı bezine dokunmadan geçmesine neden olmuş ve böylece de her şeyi tamamen farklı bir şekilde görmemize, tek Gerçeği başka türlü yorumlamamıza (iyi ve kötü ya da karşıtlık bilinci) yol açmıştır.