Gönderi

Yahudilerin Filistin'de bir yurt edinmek için Osmanlı Devleti nezdindeki çabaları, Herzl'in 1904'te ölümünden sonra da devam etti. Bilhassa 1908 Meşrutiyeti Osmanlı Musevilerine yeni bir ümit verdi." İttihat ve Terakki Partisi ve liderleri de Yahudilerin Osmanlı İmparatorluğu'na göç etmelerini yeni bir yaklaşım ve müspet bir tutumla değerlendirdiler. Hac için Filistin'e gidecek Yahudilere tatbik edilen kısıtlamalar (Kırmızı Tezkere) kaldırıldığı gibi. Yahudilerin Filistin'de toprak satın almaları da serbest bırakıldı. Fakat bu tatlı hava uzun sürmedi. 31 Mart (13 Nisan 1909) hadisesinden Sonra ve bilhassa azınlıkların, hürriyet atmosferinden yararlanarak bağımsızlık için faaliyetlerini arttırmaları, bütün etnik unsurları Osmanlılık şuuru içinde birleştirme amacını günden Meşrutiyet hareketini, imparatorluğun parçalanmasına yarayacak bir vasıta haline getiriyordu. Bu sebeple İttihat ve Terakki, Siyonizm'i, eninde sonunda Osmanlı İmparatorluğu'ndan bağımsız bir devlet koparmak isteyen bir akım olarak gördü. Böylece Siyonistlerin bu son teşebbüsü de neticesiz kaldı. Fakat Birinci Dünya Savaşı, Siyonizm'in önünde yeni ufuklar açacaktır. Çünkü Osmanlı Devleti'nin yıkılması. Siyonizm'in Filistin davasının önünden büyük bir engeli kaldırmaktaydı.
Sayfa 34 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
·
83 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.