“Mart ayında, çoktanberi et yememiş olduğumuz için, o zamanki Kurmayımla beraber et yemek ihtiyacını duyduk ve ertesi günü yemekte kaynamış otumuz vardı ve biz bunların yabani hindiba olduğunu sanıyorduk.
Yemekten sonra yazıhanemde her zamanki on dakikalık uykumu almak istedim, fakat bu defa bir saat uyumuşum ve güçlükle uyanabildim. Kurmayım odama geldiği zaman ona bu hadiseyi anlattım ve o da bana gerek kendisinin, gerekse de diğer subayların da başından aynı olayın geçtiğini anlattı.
Başlangıçta bu hadiseyi nasıl izah edeceğimizi bilmiyorduk, fakat sonra sebebini anladık.
Bizim hindiba sandığımız ot, Afyonkarahisar' a ismini veren bu bölgede çok miktarda ekilen ve lezzet bakımından hindibaya benziyen Afyon imiş. Üzeri çizilince, çizilen yerlerden afyonu ihtiva eden bir sıvı akar.
Bir gün, Afyon Türk belediye başkanı beni ziyaret etti; kendisine başımızdan gelenleri anlattım. o da bana, bu otu yiyenin iyi uyuduğu cevabını verdi.