Yaşar Kemal, Türk edebiyatındaki yazarlar arasında efsanelere en hakim olanlarsan şüphesiz. Ayrıca büyülü gerçekçilik akımının da başarılı bir uygulayıcısı. Onun eserlerinde toprak sinirleniyor, dağlar öfkeleniyor, saz dile geliyor, yılanlar dehşet saçıyor, karıncalar devleşiyor... Ve henüz okumadığım daha neler neler... Ağrıdağı Efsanesi'nde yöresel sözcüklerin kullanımı, bazı inanış ve geleneklere yer verilmesi kitabın değerini daha da yüceltiyor ve tabi ki seçilen mekanın etkisiyle de bizi olay örgüsüne daha da bağlıyor. Kitabın karakterlerinin hırsı, doğru bildiklerinden vazgeçmeme azmi, zulme karşı koyma çabası kısacası yiğitçe duruşları çok anlamlıydı. Ancak hepsinden öte "birlik olursak zulmü de yeneriz, zalimi de" inancı kitabın değerini kat be kat artırıp eseri basit bir aşk hikayesi olmaktan çıkardı. Kitabı okurken beni birçok yerde hikayeden ziyade duyguların derinlemesine betimlenmesi etkiledi. Özellikle "KORKU". Korkunun neredeyse her rengi var burada. Elleri var.. Ve sizi de boğacak gibi. Yusuf'u çıldırtan baba ve ölüm korkusu, Paşa'nın güçlü duruşunun ardındaki kalabalık korkusu, Gülbahar'ın Ahmed'i yitirme korkusu, insanların gelenekleri kaybetme ve ayıplanma korkuları... Romanın çatısı buydu işte. Tek solukta bitirebileceğiniz bu kitabı okumak için çok geç kalmamanızı tavsiye ederim. Keyifli Okumalar. Kitapla kalın :)

Ağrıdağı EfsanesiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202227,6bin okunma

·

24 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Fatma Mavigök