Gönderi

ben, Georges Perec, buraya göçebeliği, dağılmayı, diasporayı incelemeye geldim. Ellis Adası benim için sürgünün mekânı, yani mekânın yokluğunun mekânı, var olmayan mekân, hiçbir yer. Resimler bu bağlamda beni ilgilendiriyor, beni büyülüyor, beni kuşatıyor, sanki kendi kimliğime kavuşmamın yegâne yolu, yorgun memurların yığınla Amerikalıyı vaftiz ettikleri bu çöplük-mekânda fiilen bulunmam. benim için burada bulunan hiçbir şey, bir işaret değil, bir kök değil, bir iz değil, aksine: biçimsiz bir şey, dile getirebilmenin imkânlarını zorlayan, adına bariyer ya da yarık ya da kopuş diyebileceğim bir şey, en derinlerimde rastladığım, zihnimi tarifsizce karıştıran bir şey, yahudi olmakla ilgili bir şey. Yahudi olmanın ne anlama geldiğini bilmiyorum Yahudi olmanın beni neye dönüştürdüğünü bilmiyorum. Bu bir gerçek, ama beni hiçbir şeye bağlamayan vasat, kıymetsiz bir gerçek bir aidiyet göstergesi değil, bir inanca, bir dine, bir geleneğe, bir töreye, bir dile bağlı değil; daha ziyade bir sessizlik, bir yokluk, bir soru, bir sorgulama, bir tereddüt, bir endişe.
·
58 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.