Gönderi

Erdinç, 1993 yılı bahar ayları Askerlik Şubesi'nden arandığını öğrencince tecil için başvurup, bu arada askeri hastaneye sev­ kediliyordu. Sonrası bir gazetede iki sütuna bir haberdi: "Diyarbakır Askeri Hastanesine sevkedilen jeoloji mühandisi Erdinç Başer'in cesedi, birkaç gün sonra il dışında boğulup kurşunlanmış olarak bu­lundu ... " Babası ise, Erdinç'in boğulmasında kullanılan nevresimin Di­yarbakır Askeri Hastanesi'nde kullanılan nevresimlerin tıpkısı ol­duğunu öne sürüyor, ama hiçbir gazete bu ayrıntıları yazmıyor­du ... * Erdinç'in melek yüzlü Meryem'i ise, onun ölümünden sonra işini bırakıp aylarca süren bir savruluşu yaşadı. Aylarca sustu ya da hıçkırdı; yemeden içmeden kesilip iğne ipliğe dönüştü. Hayat devam ediyordu ve onu hayata yeniden bağlayacak bir so­rumluluğu da vardı. O sorumluluk, karnında taşıdığı Erdinç'in ço­cuğuydu ...
·
525 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.