Hester Prynne, 17. yüzyılın New England eyaletinde yaşayan, yaşlı kocasından iki yıldır ayrı olan genç bir kadındır. Eşinin yokluğu sırasında kimliğini sakladığı bir ilişki nedeniyle cezalandırılır. İşlediği günahın bedeli olarak, kadın ömür boyu göğsünde kızıl bir damgayla yaşamak zorunda bırakılır ve ölümünden sonra bile bu damga mezar taşına işlenir.
Hawthorne'un "Kızıl Damga" adlı romanı, püriten toplumunun katı kurallarının ve muhafazakâr anlayışının insanlar üzerindeki trajik etkilerini eleştirel bir şekilde işler. Bu kurallar, insanları sadece dünyada cezalandırmakla kalmaz, aynı zamanda ölümden sonra da cezanın sürmesini sağlar. Bu hikaye, insanların yaşadığı acıları ve toplumun baskıcı normlarını vurgulayarak harikulade bir eleştiri sunar.