Anımsadığım kadarıyla, bir ara bana şöyle demişti Kafka: <<Çokluk pek uzun yıllar geçer de ancak o zaman insanın kulağı belli bir öyküyü algılayacak olgunluğa erişir. Ne var ki, insanları doğru dürüst anlayabilmemiz için onların -anne ve babalarımız gibi tıpkı, kısaca sevip korktuğumuz her şey gibi- önce ölüp gitmesi gerekir.>>