Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Hayatım boyunca “Ben Müslümanım” diyen kimseyi müşrik, dinsiz ya da sapkın olarak tanımlamadım. Düşüncesi ve inancı sebebiyle eleştirdim ama suçlamadım. Yapılan kimi eylem ya da söylemlerin Allah’a şirk koşmaya ya da iftira etmeye varacağını söylesem de kendisini Müslüman olarak tanımlayan birine, kendi tanımlaması dışında bir tanımlama yapmadım. Kimseyi cehennemlik ilan etmedim. Benim gibi düşünüp inanmayan kişileri düşmanım olarak görmedim. Birilerine değil, Allah’ın vahyine talebelik ve hizmet ettim. Eleştirdiğim şeylere inanan insanları küçük görmedim, onlara karşı kibirlenmedim. Anlamaya ve dinlemeye çalıştım. Geçmişteki kabullerimi sorgulamaktan, sorgulatmaktan ve değişime açık olmaktan çekinmedim. Ayetler doğrultusunda en başta kendi hatalarımı görmeye sonra da başkalarında görebildiğim hataları söylemeye çalıştım. Bunu da hesap günü herkes gibi Rabbimin huzuruna getirileceğim için yaptım. Dost bildiğim, sevdiğim insanlar ve dini konularda sohbet ettiğimiz kimi öğrencilerim zaman zaman bu sorgulamalar sebebiyle benden uzaklaştılar. Yine de Rabbime güvenip dayandım ve doğru olduğuna inandığım şeylerden de sevdiğim insanları sevmekten de vazgeçmedim. Hepimizi dosdoğru yola iletmesi ve gerçekleri göstermesi için Rabbime dua ettim. Kendimi birilerine değil sadece Allah’a beğendirme derdindeyim. Bu durum birilerinin hoşuna gitmeyebilir, onu da kendileri bilir. Ben Allah’a vereceğim hesabın derdindeyim. Etliye sütlüye hiç karışmadan, elimizi taşın altına sokmadan, yaygın şekilde doğru bilinen yanlışlara dikkat çekip tepki görmeden, insanları gerçekler ile yüzleştirmeden, din adına uydurulan şeyler sebebiyle imanından olan bunca insanı hiç düşünmeden, tabulaştırılmış kabulleri tartışmaya açmadan, çoğunluk tarafından sevilip itibar görecek şekilde konuşmak ve çoğunluğun safında yer almak kolaydır. Bunun hesabını vermek ise zor olandır.
Sayfa 413Kitabı okudu
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.