Gönderi

İsrailliler dünyanın önünde tarihin ezeli sürgünleri ve gurbet hayatına mahkûm edilmiş bir halk olarak gösteri­liyorlar. Daha da önemlisi bunu bir özellik, bir ayrıcalık olarak telakki ediyorlar. Ne yazık ki bu sürgün ve gurbet duygusunu duyan insanlar, başkalarının aynı duyguya sa­hip olabileceğini ısrarla anlamak istemiyorlar. Siyonist Yahudilerin Filistinlilere karşı yaptıklarını, bir zamanlar Nazilerin Yahudilere yaptıklarına benzetirsek acımasız bir benzetme yaptığımız söylenemez. Ayrıca Siyonistlerin de, Yahudilerin de soykırımı ve ölenlerin kanını, milli siyasetlerinde pazarlık unsuru ola­rak kullandıklarını söylemek pek sert bir yaklaşım değil­dir. Nazilerin öldürdüğü insanlara karşılık, edindikleri olanak ve araçları başka bir halkı öldürmek için kullan­dıklarını söylemekle, İsraillilere bir haksızlık etmiş olmu­yoruz. İsrail devletinin kendi halkına sürekli olarak soykırı­mı hatırlatması çok çirkin bir suistimaldir. Çünkü halkı soykırım anılarıyla kışkırtmanın siyasi hedefi, intikam duygusunu onların içine aşılamaktır... Ama asıl katillerin­den değil, başka bir suçsuzdan... Filistin halkından. Utan­ma nedir bilmeyen Siyonistler, altı milyon Yahudinin -doğru sayı buysa eğer- ölümünün onlara bir vatan bağış­ladığını düşünüyorlar.
Sayfa 35 - Mahmud Derviş, Gazze İçin Sessizlik: Alışılagelmiş Hüznün Günlüğü, Özgür Yayınları, 1. Baskı, Mayıs 2009, s.35 (Yazılış Tarihi: 1973)Kitabı okudu
·
28 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.