İsrailliler dünyanın önünde tarihin ezeli sürgünleri ve gurbet hayatına mahkûm edilmiş bir halk olarak gösteriliyorlar. Daha da önemlisi bunu bir özellik, bir ayrıcalık olarak telakki ediyorlar. Ne yazık ki bu sürgün ve gurbet duygusunu duyan insanlar, başkalarının aynı duyguya sahip olabileceğini ısrarla anlamak istemiyorlar. Siyonist Yahudilerin Filistinlilere karşı yaptıklarını, bir zamanlar Nazilerin Yahudilere yaptıklarına benzetirsek acımasız bir benzetme yaptığımız söylenemez.
Ayrıca Siyonistlerin de, Yahudilerin de soykırımı ve ölenlerin kanını, milli siyasetlerinde pazarlık unsuru olarak kullandıklarını söylemek pek sert bir yaklaşım değildir. Nazilerin öldürdüğü insanlara karşılık, edindikleri olanak ve araçları başka bir halkı öldürmek için kullandıklarını söylemekle, İsraillilere bir haksızlık etmiş olmuyoruz.
İsrail devletinin kendi halkına sürekli olarak soykırımı hatırlatması çok çirkin bir suistimaldir. Çünkü halkı soykırım anılarıyla kışkırtmanın siyasi hedefi, intikam duygusunu onların içine aşılamaktır... Ama asıl katillerinden değil, başka bir suçsuzdan... Filistin halkından. Utanma nedir bilmeyen Siyonistler, altı milyon Yahudinin -doğru sayı buysa eğer- ölümünün onlara bir vatan bağışladığını düşünüyorlar.