Kentukiler bu yılın en iyi kurgularından. Hatta zamansız en iyilerden.
Kentuki peluş oyuncakların adı. Ancak bu oyuncuklar sahibini izliyor, cevap veremese de söylenileni anlıyor ve biraz yaratıcıysanız iletişim yolları bulabiliyorsunuz çünkü oyuncağın kullanıcısı da bir insan. Kentukiler ayrı, kullanıcı kodları ayrı satılıyor. İster bir Kentuki olun, hiç gidemeyeceğiniz bir ülkede sahibin hayatını gözlemleyin. İsterseniz sahip olun, hayatınız seyredilsin. Yeni evcillerimiz.
Samanta detayları çok iyi kurgulamış. Kullanıcılar çeşitli, yaşanan olaylar farklı ve alameti farikası tekinsizlik ile merak uyandırıcı. Çok da düşündürücü tabii, tam bir çağımızın insanına bakış. Yalnızlığımız, aile travmalarımız, görülme ihtiyacımız, sapkın dürtülerimiz ve hala insanlığını kaybetmeyen yönlerimiz kehanet gibi bir kurguyla veriliyor. (Bu arada Samanta alie travmalarını kurgularına çok iyi yerleştiriyor.) Dikizciliğimizin bir sınırı var mı, bu hala evrilmemizin nedenleri ne, gözlemek ve gözlenmek neden bir ihtiyaç oldu gibi sorular sorular…Susan Sontag özünde hepimizin birer dikizci olduğunu yazıyordu. Kameraların hayatımıza fazlasıyla girmesiyle dikizlenmeyi de arzuladığımız ortaya çıktı:) Bir de teknolojiyle birlikte değişen arkadaş edinmelerimizi çok düşündüm. Mektup arkadaşlığı, telefon arkadaşlığına evrildi, internetle birlikte bilinmeyenle aramızdaki sınırlar silindi. Kentukiler bunun daha da ötesi olduğunun habercisi.
Samanta Schweblin’in en sevdiğim kitaplarından biri oldu Kentukiler, 
saliha nilüfer çevirisi
·
481 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.