Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

1192 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
122 günde okudu
Asıl mesleği Kimya mühendisliği olan Vasili Grossman 1930'dan sonra yazar olmaya karar vererek öykü, roman ve oyunlar kaleme aldı. İkinci Dünya Savaşı'nın başından itibaren savaş muhabiri olarak Sovyet ordusuyla birlikte Moskova, Stalingrad, Kursk ve Berlin savaşlarına katıldı; özellikle Stalingrad savunması sırasında yazdığı yazılar ve sergilediği cesaretle bir efsane oldu. Tarihin en önemli savaş muhabirlerinden biri olarak kabul edildi. Stalingrad cephesi ve etrafında yaşanan olaylar üzerinden kaleme aldığı başyapıtı Yaşam Ve Yazgı'yı yazmayı 1960 yılında bitirmiş ve müsveddelerini bir dergiye göndermiş. Ancak roman hem reddedilmiş hemde devlet güvenlik organları tarafından mahküm edilerek ilgili her belgeye el konulmuş.(İki yedeği daha varmış)Yazar eserlerini yayımlayamadan Sovyet Rusya rejiminin baskısı altında 1964 yılında öldü. Sonrasında rejim muhalifleri tarafından ülke dışına çıkarılan Yaşam ve Yazgı ilk defa 1980 yılında İsviçre'de basıldı. Kitabın en dikkat çeken yönü gerçekliği. Gerçek olayları kurguya bu kadar başarılı şekilde uyarlayabilmek bence üstün bir yetenek gerektirir. Yazar yazdığı bir mektupta: "Kitabımda doğru olduğuna inandığım ve inanmaya devam ettiğim şeyleri yazdım. Sadece iyice düşündüğüm, hissettiğim ve acısını çektiğim şeyleri yazdım." der. Romanın başlangıcında yazarı, yaşamını, bu kitabı yazma sürecini ve savaşın onda bıraktığı izleri anlatan muhteşem bir sunuş kısmı var. Sadece burayı okumak bile kitaba duyduğunuz merakı üst seviyelere çıkarır. Yaklaşık üç ay içerisine yayarak okuduğum bu başyapıt bana Rusya'nın siyasi tarihiyle ilgili bilmediğim birçok bilgiyi sundu. Stalingrad savunması'nda yaşanan olaylar, halkın yaşadığı vahşet, yıkım, sönüp giden hayatlar film şeritleri gibi canlandı gözümün önünde. Savaşı yaşayan insanların geleceği yoktur. Yalnızca geçip gitmiş yılları vardır. Uçurumun kıyısında yaşamlar okura günümüzde de devam eden savaşları , soykırımları düşündürüyor. Ne acı ki sadece bu evrende değil, insan tarafından yeryüzünde bile görülmemiş olan bu suçlar iyilik adına işleniyor. O zamanlar Almanlar tarafından Kremasyon fırınlarında yakılan Yahudilerin torunları şimdi Alman'ların savunduğu gerekçelerle Filistin'deki masum insanları, bebekleri katlediyor. Hep diyorum insandan daha korkunç , daha tehlikeli bir canavar yok.
Yaşam ve Yazgı
Yaşam ve YazgıVasili Grossman · Can Yayınları · 2022220 okunma
·
50 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.