Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Haredi Yahudiler
Haredi güvercinler ile şahinler arasındaki fark da çok büyük değildir. Haredi güvercin ve şahinler, ortak bir kalkış noktasını paylaşırlar. Onlar, Yahudi olmayanlar ile Yahudiler arasındaki ilişkileri, İsrail kurulmadan önce var olan ilişkileri gördükleri gibi görürler. Onlara göre Yahudi olmayanlar ve Yahudiler apayrı kutuplardır. Yahudi olmayanlar, Yahudileri öldürmek ve yok etmek isterler, bu nedenle de Yahudiler arasındaki meşru farklılık sadece Yahudi olmayanların bu bitmek bilmeyen arzularına nasıl karşı koymaları gerektiği konusunda olmalıdır. Bu ortak anlayışa karşı, son dönemlerde iki tür Haredi alternatif bulunmaktadır. İki büyük Haredi grubundan birinin lideri olan Rabbi Shach, Yahudi olmayan kimselerin bizden nefret etmeleri sebebiyle, bizlere gayet soğukkanlı olmamızı ve varlığımızı onlara hatırlatmayarak kışkırtıcı davranışlardan kaçınmamız gerektiğini söyler. 1992 yılında ölen Lubovitcher Rebbe lakaplı Rabbi Menachem Scheneerson, ise güçlü olmamız gerektiğini söyler. Bunlar iki farklı yanıtlardır; ama her ikisi de Yahudi olmayanlar ile Yahudileri birbirinden ayıran büyük farklar olduğu düşüncesinden esinlenmektedir. Rabbi Shach, Yahudi olmayan kişilerle iletişim kurmanın mümkün olmadığına ve onların sadece Yahudilerin varlığını unutabileceklerine inanmaktadır. Lubovitcher Rebbe ise, bizi sürekli yok etmeyi isteyen Yahudi olmayan insanlara karşı kendimizi savunmak için güçlü olmamız gerektiğine vurgu yapmaktadır. Her ikisi de, barışın hiçbir zaman olmadığını ve olamayacağını söylemektedir. Ancak bununla birlikte Rabbi Shach, soğukkanlılığımızı muhafaza ederek Yahudi zayiatını en aza indirmeye çalışmamız gerektiğini ekler. Lubovitcher Rebbe ise, hiçbir koşulda barış gerçekleşmeyeceğine göre, herhangi bir ödün vermeyi reddetmemiz gerektiğini söyler. Haredi güvercini, barışın hiçbir şekilde olacağına inanmamaktadır, bunun için de, bünyesinde Haredim bulunsa bile İşçi Partisi'nin başı çektiği bir hükümet kurulması yönündeki tüm konuşmalar boştur." Mayıs 1996'da Netanyahu'nun seçilmesi de dahil, İsrail'deki son siyasal gelişmeler, Profesör Friedman'ın analizini doğrulamaktadır. Bir diğer Haredi bakış açısını yansıtan Rabbi Ovadia Yoseph (Shas Partisi'nin manevi lideri), bu makaleyi aynen doğrulayan görüşler taşımaktadır. 18 Eylül 1989 tarihli Yated Neeman'da yazdığı makalesinde, İsrail'in kutsal topraklardaki tüm Hristiyan kiliselerini yıkmak için yeterince güçlü olmadığını, aynı şekilde tüm toprakları yeniden ele geçirmek için de gücü bulunmadığını savunmaktadır. Rabbi Yoseph, bu gerekçeye dayanarak, Yahudi yaşamlarının sona ereceği bir savaşı önlemek için İsrail'in toprak tavizleri yapmasını savunmaktadır. Ancak Rabbi Yoseph, Filistinlilerden ya da onların temel haklarından tek satır dahi bahsetmez. Bu noktada, Haredi dünya görüşü, İsrail seküler sağı tarafından taşınan görüşlerle aynıdır. Taraftarlarınca büyük bir hevesle desteklenen Likud Partili siyasetçilerin dünya görüşü, en basit şekliyle dinci Yahudilerin klasik dünya görüşüdür. Bu zaman içinde önemli bir sekülerleşmeye maruz kalmış olsa bile, temel niteliklerini muhafaza etmektedir.
Düşün Yayıncılık
·
53 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.