Gönderi

“Boşluk ve Anlamsızlık Kaygısı”
Kişi, yalnızca hakikati, hem kendi dünyasını hem de kendisini, anlamlara ve değerlere göre anlayarak ve şekillendirerek insan olur. İnsanın varlığı, en ilkel insanın en ilkel ifadelerinde dahi ruhanidir. ‘İlk' anlamlı cümlede insanın manevi hayatının bütün zenginliği potansiyel olarak mevcuttur. Bu nedenle, manevi varlığına karşı bir tehdit, bütün benliğine karşı bir tehdittir. Bu gerçeğin en açık ifadesi, boşluk ve anlamsızlık umutsuzluğuna dayanmaktansa, kişinin kendi varlığını çöpe atma arzusudur. Ölüm içgüdüsü, varlığa değil, ruha ilişkin bir olgudur. Freud, asla bitmeyen ve asla tatmin olmayan libidonun anlamsızlığına bu tepkiyi, kişinin özüyle açıklamıştır. Ancak bu yalnızca kişinin manevi hayatının varoluşsal açıdan kendisine yabancılaşmasının ve manevi hayatının anlamsızlığa sebep olacak şekilde çözülmesinin bir ifadesidir. Öte yandan, varlığın kendisini onaylaması yokluk ile zayıflıyorsa bunun sonu- cu manevi kayıtsızlık ve boşluk olabilir, varlıksal ve ruhsal bir olumsuzluk döngüsü yaratabilir. Yokluk her iki taraftan -varlık ve ruh açısından- tehdit eder, bir tarafı tehdit ediyorsa öteki tarafı da tehdit ediyordur.
Sayfa 73 - PdfKitabı okudu
·
92 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.