Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

296 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
2023 yılında okuduğum en güzel eserlerden birinin yorumuyla karşınızdayım. Uluslararası Booker Ödülüne layık görülen Zaman Sığınağı, Georgi Gospodinov’un kaleminden çıkmış olan konusu gereği eşsiz bir eser. Kitap, “Geçmişin bomba sığınaklarını hazır etmeliyiz. İstersen onlara “zaman sığınağı” de.” felsefesinden yola çıkarak alzheimer ve demans hastalarına Gaustin adında bir hekimin özel klinikler sunmasıyla başlıyor. Düşünün ki hastalar 60’lar, 70’ler ve 80’ler gibi farklı geçmiş kliniklerinde kalabiliyorlar. Ancak bu süreç, kitap ilerledikçe tüm Avrupa’ya yayılıyor ve artık kliniklerin dışına taşıyor. Her bir ülkedeki insanlar hangi yılda yaşamak istediklerini referandumlar yaparak seçiyorlar. Herkes en mutlu ve zengin olduğu döneme geri dönmek istiyor. Bunun için tartışıyorlar ve en doğru seçimi yapmaya çalışıyorlar. Böylece yaşadıkları zamanın gerçeklerinden kaçıp hayalini kurdukları o eski günlere geri dönüyorlar. Ancak bu bir çözüm müydü? Eser, ilk başta ütopya vari bir havayla başlasa da; zaman ilerledikçe distopya haline geliyor. Geçmişin bir makine gibi tekrardan yazılması bana George Orwell’ın 1984 adlı romanını hatırlattı. Ancak bu yeni geçmiş kimin geçmişiydi? Geçmiş çarpıtılamaz mıydı? İnsanlar kollektif bir şekilde geçmişle manipüle edilemez miydi? Bu sorunun cevabını kitaptan bir alıntıyla vermek istiyorum: “Bir toplum ne kadar çok unutursa, birileri o kadar çok yedek bellek üretir, satar ve yedek nişleri onunla doldurur. Hafif bellek endüstrisi. Hafif malzemelerden üretilmiş geçmiş… İhtiyaç ve talebe göre bellek… Tarif ettiğimiz şeyin bir tanı mı yoksa ekonomik mekanizma mı olduğu hala belirsizliğini korumakta.”
Zaman Sığınağı
Zaman SığınağıGeorgi Gospodinov · Metis Yayıncılık · 0457 okunma
·
86 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.