Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İşte size rekabet yeteneğinin yeni tanımı: Amacınıza ulaşabilme yeteneğiniz. Bu söylediğim iş dünyasının yüzyıllardır hiçe saydığı bir şey. Bugün bile İskoç ekonomist Adam Smith’in (1723-1790) felsefesi hakim. Herkes tarafından modern ekonominin babası kabul edilen Smith rekabetçiliği kişisel çıkarların maksimuma çıkarılması olarak gördü. O zamandan bu yana rakipleri karşısında güç kazanan galipler her şeyin sahibi oldular. Bu teori daha sonraları ekonomik Darvinizm olarak adlandırıldı. Günümüzde birçok “rekabetçi insan” bu görüşü, Princeton Üniversitesi’nde Matematik profesörü olan ve 1994’de Nobel Ödülü kazanan, Akıl oyunları filmiyle popülerlik kazanan John Nash’in düşüncesiyle değiştirdiler. Nash, İsviçreli Jean-Jacques Rousseau’nun 1755 yılında ortaya attığı teoriyi kanıtladı. Teoriye göre eğer tüm taraflar işbirliği yaparsa, pastanın boyutu genel itibariyle büyüyecekti. Böylece herkes tek başınayken kazanabileceğinden daha fazlasını elde edecekti. Bu teorinin tipik örneği ise şuydu: Dört avcı tek başlarına avlanırken sadece birer tavşan avlayabilir. Fakat güçlerini birleştirirlerse bir geyiği avlayabilirler. Bu yüzden günümüzde aklını kullanan rakipler her mümkün olduğunda muhakkak işbirliği içerisine girerler. IBM, Apple ve Motorola’nın birlikte ürettikleri PowerBook’u bir düşünün. Ya da ilaç firmalarının araştırma ve pazarlama konusunda giriştikleri stratejik ortaklıkları. Araştırmalar gösteriyor ki, işbirliği içerisinde çalışan insanlar, klasik “rekabetçi” kazan - kaybet ortamından çalışanlara göre %90 daha iyi performans gösteriyorlar. Başka bir deyişle, performans yarışları genel olarak performansı artırmıyor.
Sayfa 33 - Diyojen YayıncılıkKitabı okudu
·
45 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.