Stuart Diamond müzakere konusunda dünyanın önde gelen uzmanlarından biri. Fortune 500 şirketlerinden Birleşmiş Milletler'e, Dünya Bankası'ndan politikacılara kadar çok farklı kurum ve kişilere müzakere konusunda danışmanlık yaptı. New York Times'ta yayınlanan haberiyle Pulitzer Ödülü'nü kazandı. Harvard Üniversitesi'nde hukuk okuduktan sonra, Wharton Üniversitesi'nde işletme masteri yaptı. Teknolojiden tarıma farklı şirketleri yönetmiş, birçok ülkede eğitim vermiştir. İkna Dehası adlı kitabı 1.3 milyondan fazla sattı ve 22 dile tercüme edildi. Kitap, Google tarafından dünya çapında 12.000 çalışanı eğitmek için kullanıldı.
İyi müzakereciler karşı tarafı iyi gözlemleyen, onlara yoğunlaşan ve sonuç olarak amaçlarına daha kolay ulaşan kişilerdir. Araştırmalar daha az güce sahip olan tarafın, daha güçlü olanlara göre daha yaratıcı olduklarını gösteriyor.
Güç karmaşık bir kavramdır. İnsanlar güce sahip olmayı severler. Bu yüzden insanlara güç vererek, ya da güçlerini kabullenerek, daha iyi hissetmelerini sağlayabilir ve karşılığında bir şeyler elde edebiliriz.
Peki insanlar basmakalıp düşünceleri nereden öğreniyorlar? Cahillik, kötü tecrübe veya başkalarının etkisi mi? Bir müzakereye başladığınızda bu sorunun cevabını bulmanız gerekir. Genelde basmakalıp düşünceleri ortadan kaldırmanın en basit yolu karşı tarafa bireylerin insaniyeti konusunda bilgiler vermektir. Şu prensiple yola çıkabilirsiniz: Onlar diye bir şey yok. Sadece bireysel algılara sahip insanlar var. Siz de farklı görüş ve bakış açılarının oluşturduğu bir denizde amacınızı yerine getirmeye çalışıyorsunuz.
Sorular aynı zamanda karşı tarafın konuşmaya katılımını da artırır. Değerli bir şeyler öğrenmenizi sağlayabilir. En azından, onlara ilk başta algıları ile ilgili sorular sorun. Böylece onlara değer verdiğinizi hissettirirsiniz.
Kitabı halen okuyorum. İkna Sanatı üzerine uzmanlaşma sürecimde almış olduğum ilk kitaptı. En büyük eksisi konuların gereksiz yere uzatılması.Kitap 200 sayfaya sığabilirdi o derece uzun. Konular maddeleştirilerek daha az yorucu ve sade olabilirdi. Artısına gelince ise yazar bolca kısa örneklerle teorilerinin uygulama boyutunu da gözler önüne seriyor. İkna Sanatı üzerine uzmanlaşmak istiyorum diyorsanız mutlaka okuyun. Ama yok İkna teknikleri ile ilgili sadece bilgilenmek isterim derseniz bu kitap o kitap değil. Sonuç olarak, Google binlerce çalışanını bu kitapla eğitmeyi tercih etmişse vardır bir bildikleri diyoruz.
Bu, iş hayatına atıldığımda yeniden okumak istediğim ve burdan aldığım bilgileri/dersleri hayatımdaki büyük adımlarımda yanımda taşımak istediğim bir kitap oldu. Kitap bana daha iyi bir iletişimi, daha iyi anlaşmaları daha iyi çıkarları daha daha fazlasını elde etmeyi öğretti. Nezaketin ve empatinin ne kadar önemli olduğunu bilsem de kafamda daha iyi resimler çizerek bunları nerde nasıl ve ne için kullanabileceğimi de öğrendim. Müzakerelerde karşıdakinin kafasındaki resim ve kendi çerçevelemeleriniz doğrultusunda planlama için adım adım dersler.. Duygularınızı ardınızca bırakıp mantıksal yaklaşımlar ve kültürel farklılıklar doğrultusunda farklı beklentiler başlıklı bölümler beni daha ileri taşıdı. Bir daha okuyacağım. Bir daha anlayacağım. Hayatımın her alanında kullanmaya çalışacağım.
Müzakere teknikleri, insanin kafasının içini görmek, istediğini almak, standartları kullanmak bu gibi kavramların önemli olduğunu bilirdim. Bu kitapla bunların ne denli onemli olduğunu öğrendim