Her gün, sevdiğimiz şeylerle ve değişmesi gereken şeylerle yüz yüze geliriz. Bize zevk veren bunlardan ilkidir. İkincisi ise dünyayı, genellikle de bulduğumuzdan daha iyi yönde değiştirme arzumuzu körükler. Fakat kök salmış inançları ve davranışları değiştirmeye çalışmak kolay iş değildir. Bir şeyleri gerçekten değiştirmemiz olanaksız göründüğünden statükoyu kabulleniriz. Yine de şu soruyu sormayı göze almanız lazım: Bir tek kişi fark yaratabilir mi? Sonra, en gözüpek olduğumuz zamanlarda şu soruyu yöneltmeliyiz kendimize: O kişi ben olabilir miyim acaba?