İnsan, belli bir yaştan sonra ‘unu eledik eleği duvara astık’ misali doğa/ya daha da, yöneliyor.
Kent/in stresinden; yaşama koşullarından uzaklaşmak, dinlenmek, huzur bulmak isteği olgunlaşıyor.
Şöyle, küçük bir bahçem olsa türlü türlü çiçeklerle günüm geçse (gam yemem…)
Bahçedeki Ürettiği bir çiçeğin adını, şanını değerli dostuna gururla sunması belki de, mutluluğun en güzeli…
Ağaçlar, bitkiler, kuşlar, hayvanlar daha bir sevecenleştiriyor, yaşamı-
’ Bahçıvan doğulmaz bahçıvan olunur ‘ diyerek, insanın kendini rahatlatmasını sağlıyor /yazar.
Doğanın [sürekli kendini yenilemesi ] buna kötü müdahale eden/ biz insanları yine de -sarıp sarmalıyor tabiat ana –diyerek..?
Tohumdan, filize, çiçek adlarına kadar her şeyi bulabileceğiniz bir kitap /fazla detaya girmeden çiçek meraklılarına önerilir , diye düşünüyorum!