"Hiçbir zaman ben dersimi anlatır geçerim;
anlamak onların problemi; hem anlamak zorundalar, demedim. Her zaman öğrencilerin yeteneklerini, birikimlerini,
psikolojilerini hesaba kattım. Çünkü benim öğretmen olarak görevim sadece anlatmak değil, en doğru yolu ve yöntemi bularak
anlamalarını sağlamaktı. Bu gerçekleşmiyor, yani anlaşılmyorsa ortada bir aksaklık var demekti. Ben, onlara anlatabilmenin yollarını araștırıp bulmalıydım. Demek istediğim
anlamak onların problemi değil, asıl anlatmak benim problemimdi. Onu benim çözmem gerekiyordu. Yani öğretmem
gereken bilgiyi, onların anlayabilecekleri kıvama getirmem gerekiyordu."