Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

200 syf.
8/10 puan verdi
Doğan Cüceloğlu - Keşkesiz Bir Hayat İçin İletişim Donanımları
Cüceloğlu'nu, vefatından evvel dinler ve takip ederdim. Lakin hiçbir kitabını okumadığımı düşünerek "Kıvanç"ın da tavsiyesiyle -Kıvanç, benim tiyatroda ısırdığım kızdır- okumaya başladım. Haricinde kitabın bana yoldaş ve ilaç olmasını umdum... Umduğumu buldum mu? Büyük oranda evet. Kitabı, Cüceloğlu'nun anlatım tarzıyla, ağzımı "şap"latarak okumam da kitabı eğlenceli kıldı... İletişimin yalnızca konuşmaktan geçmediğini anlatmakla başladı, Cüceloğlu. İki insanın aynı ortamda bulunması, iletişimin başlaması için kafi gelir, felsefesindeydi ki katılmamak elde değildir. Üstüne, iletişim dediğimiz zaman evvellice insanın aklına gelen konuşmaktır lakin konuşmamak da yahut bir mekanın, bir bakışın, bilmem en teferruatlı canlı/cansız her şeyin de bize verdiği mesajlar vardır zikri, unutulmaması gerekenlerdendir. Niçin? Çünkü gördüklerimize aldandığımız bu çağda, göremediklerimize de odaklanmamız, mutlaka lazım gelmektedir. Göremediklerimiz, dedik. Bir elmaya bakınca onun potansiyel bir elma bahçesi olduğunu düşünebildik mi? Düşünebildiysek zihin ülkemize bi' sağlam kazık daha çaktık demektir. Cüceloğlu'da, her insanın potansiyelinden bahseder. Her insan, yürüyen bir evrendir, klişesini genişletip samimiyletle ifade eder. Önemli nokta şudur: Her insan, müstakbel yüce potansiyele sahiptir sahip olmasına da şartlar ne haldedir? Elmaya bakınca elma bahçesini görmek, bizi romantizme yaklaştırsa da oradan uzaklaştıran şey de "tohum"un nereye düştüğü düşüncesidir. Tohum bi' kayaya mı yoksa bereketli bi' toprağa mı düştü? Bu felsefe ile realizme yaklaşırız. Cüceloğlu'nun bizi romantike dünyada bırakmaması kitabı bizden yapan bir etmen. Aklımda kalan bir başka meseleye geçelim: "Aşırı sosyal olmaya nasıl bakarsınız?" genel düşünce, modern çağda zaten böyle olunması gerektiğini savunuyor olsa gerektir. Oysa aşırı sosyalliğin maske sayısını çoğalttığını da söylemek mümkündür. Meseleyi uzatmıyorum lakin "denge" deyip bunu hayatın her alanına yayıyorum, doğrusu yaymaya çalışıyorum demekle meseleden bir başka meseleye zıplayıp hoplama hevesindeyim. Mış gibi yaşanılan hayatlar, dokunmanın sevgisellik açısından hayati önemi... Bunlar ve daha fazlası. Cüceloğlu'nun bizden biri olması "psikoloji" adına pek mühim zira okunan "Freud" giller, her ne kadar bize zihin açıklığı getirse de bizden birinin bunları avam ağzına yaklaştırması ülkemiz adına pek kıymetli olsa gerek, görmesini bilene. Olumsuz bi' kaç şey söyleyip bi kaç da şahsi düşüncemi eklemek de isterdim lakin sesli güldüğüm ve beni sahiden iyi hissettiren bu ve benzeri kitaplar, kara düşüncelerimi tezinden unutturuyor. Kıvanç'a ve Cüceloğlu'na teşekkürler.
Keşkesiz Bir Hayat İçin İletişim Donanımları
Keşkesiz Bir Hayat İçin İletişim DonanımlarıDoğan Cüceloğlu · Remzi Kitabevi · 20026,5bin okunma
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.