Selamlar Aralık ayının ilk gönderisinden... Bu haftamın temizlik münasebetim esnasında yanıma arkadaş ettiğim kitabım benim uzun zamandır ara verdiğim bir türe sahip. Filmlerini belki daha çok severim yalan yok fakat bu seri kitabın ilkinden de keyif aldığımı belirteyim ve geçeyim hemen yorumuma. 
Zaman Gezginleri
Sibel, Atilla, Michael ve Susan.. Onlar devre yolculuğuna çıktıklarında bizlerde aynı yolculukta onlara eşlik ediyoruz. Devre yolcuğumu dedim…2 ay gibi kısa bir süreliğine İstanbul ve New York da daha evvel tasarladıkları gibi çevrede gözlem yapacak ve mümkün olduğunda insanların günlük hayatlarındaki davranış biçimlerinin inceleyecektirler. Çünkü onlardan da beklenen belleklerinde depolayacakları günlükleri geri döndüklerinde proje arşivlerine kaydetmeleri ve bir rapor hazırlamaları gerektiğiydi. Çünkü onlar zaman gezginleriydi..
Biraz daha açayım konuyu kendimce 2040 yılında büyük bir savaş patlak verir ve zaten tüketilen dünya kaynaklarıyla insanoğlu kendi kıyametini tamamen yaratmıştı ya bir de hidrojen bombalarıyla dünya tamamen bir kaosa sürüklenmişti . Birbiri ardına taşıp gelen seller, iskambil kâğıtları gibi yıkılan barajlar, tümüyle iflas eden enerji kaynakları ve sahipsiz nükleer santrallerden yayılan radyasyon dünyayı yüzyıllar süren bir karanlığa gömmüştü..
Korkulan olmuş her şey sona ermişti. Ve geride kalan çok az insan topluluğu yeniden kendi düzenlerini kuruncaya kadar aradan 200 yüzyıl daha geçmesi gerekmişti. Yeni Dünya’nın 1142. Yılından Sibel ise günümüze 2009 yılına geldiğinde aklında yeni başka fikirleri de vardı..
Kerim ile tesadüfen yollarının kesişmesi, Kerim için bu tüm hayatının en ince noktasına kadar her şeyini büyük bir merakla öğrenmek isteyen gizemli güzel kadına karşı hissettikleri ile Sibel’in yaşadığı yol ayrımı bambaşka olaylarında geleceğinin habercisiydi….
Merakta kaldım, Uzun zamandır aklımı kemiren zaman yolculuğu mevzusunu yeniden masaya yatırmam gerektiğini hissettim. Sibel karakteri kadar Atilla karakterini de daha detaylı okumayı istedim.. Ayrıca şunu da not düşeyim kitapta bahsi geçen Cesur Yeni Dünya kitabının okumasını öne çekmeye karar verdim. Önerir ve serinin hemen diğer kitabına geçerken güneşe emanet derim..
Hasan Saraç
·
65 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.