Gönderi

680 syf.
·
Not rated
Çok uzun olduğu için uzun süre okumaktan çekindiğim bu kitap beklediğimden daha sürükleyici çıktı. Yazarın hayran olduğu ve alıntılar yaptığı J. J. Rousseau’nun “İtiraflar”adındaki kitabını okumuştum. Ardan uzun süre geçmesine rağmen yazarın neredeyse aynı dilli kullandığını söyleyebilirim. Konu genç ve yakışıklı bir delikanlı ile orta yaşlı evli bir hanımın aşk hikayesi ile başlıyor. Ve sonuçlanıyor. Fransız sosyetesi ve ruhban sınıfının, para ve ün için ne hale gelebileceğini bize anlatıyor. Ön sözde yazar ile ilgili bilgileri okuduktan sonra kitaba daha da çok ilgi duydum. ÖN SÖZDEN Victor Hugo Kızıl ve Karadan söz açıldığında siz dördüncü sayfadan öteye nasıl gidebildiniz diye sorar bir dostuna, büyük romancının ölümünden hemen sonrada, “Stendhal yarına kalmaz, çünkü yazmanın ne olduğunu bir an bile usuna getirmemiştir.” Der bir beyin kanaması bizi ondan kurtardı diyenler bile çıkar. Balzac ise değişik bir göz ile bakar Stendhal’e “İnsanlık Komedyası”nda hem de birkaç kez, “Bu çağın en ilginç kişilerinden biri” diye anar onu. Stendhal’de tıpkı onların yaptıkları gibi acımasız biçimde yargılar çağdaşlarını. Chateaubirand ‘ın yapmacıklı anlatımını için gülünç, tiksindirici der. Victor Hugo “ancak ve ancak Fransızca yazmasını öğrenirse ozan olabilir “der. Stendhal, süsten ve abartıdan iğrenir. Yazısında tümceye hiçbir şey vermemek için, “kuru olmak” için çabaladığını söyler.
Kızıl ile Kara
Kızıl ile KaraStendhal · Can Yayınları · 202010k okunma
100 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.