OECD'nin (Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Puanı) yaptığı PISA testi sonuçlarına bakınca şaşırmadım. Şaşılacak birşey göremedim. Aldığımız eğitim sonucu kağıtlara döktüğümüz sonuçlar kısacası. Z kuşağı şöyle, Z kuşağı böyle.. Gençlerinize sahip çıkabilirsiniz. Şu an Türkiye PISA testi sonuçları eleştirilerini okuyorum ve gerçekten bizi, okuyan gençleri, çok iki yüzlü eleştirdiğinizi gözüyorum. Bir eleştiride sosyal medyası bağımlısı olduğumuzu düşünüyorsunuz, bir eleştirinizde sorunun bizde değil de kendinizde olduğunu söylüyorsunuz. Sorun hem bizde hem sizde. Bunu tek taraflı değerlendiremeyiz. Herşey dozunda olmalı. Ben lisedeki (yaşını bilmiyorum ama sanırım 65 in üzerindeydi) fizik öğretmenimden bilgi aldığımı düşünmüyorum. Kimya öğretmenimden memnun değildim. Arapça öğretmenimden memnun değildim. Matematik öğretmenimden memnun değildim. Bu memnuniyetsizliğimi sizlere çok daha iyilerini gördükten sonra iletiyorum. Bana vermediğiniz birşeyi, elle tutulur bir bilgiyi, benden isteyemezsiniz. Sonra bu sorun sizde olur evet. Ama sizin yaptığınız sorundan dolayı da tamamen siz suçlu olmazsınız. Biz kendimiz Youtube gibi içeriğinde çok güzel öğretmenleri olan bir platformu değerlendirmemekten dolayı sorumlu tutulabiliriz kendimizce. Bir okulun rehber öğretmeni çok önemlidir. Ama şu ana kadar hiçbir okulumda iyi bir rehber öğretmen ile karşılaşmadım. Onu oraya tek tip program vererek tüm öğrencileri aynı programla yürütebilecek birisi olarak koyduysanız bir fotokopi makinesi de bu işi görecektir. Sözün kısası olmadı fakat daha çok söyleyeceğim şey var. Kısa kesmek için sözü bitiriyorum. Siz yardım edemiyorsanız kötü eşetirilerinizi çekin ve bize, okumak isteyen ve okuyan gençlere, engel olmayın.