Kısaca
Zengin ve yakışıklı bir Rus prensi olan Nehlüdof, halalarının hizmetindeki güzel köylü kızı Katyuşa'yı baştan çıkardıktan sonra bırakıp gider. Bir sonraki karşılaşmaları, yıllar sonra bir mahkeme salonunda olur: Katyuşa kötü yola düşmüştür ve adam öldürmek suçuyla yargılanacaktır. Katyuşa'nın durumundan kendini sorumlu tutan prens, vicdanının ezici baskısıyla baştan ayağa değişecek, yaşadığı dünyaya farklı gözlerle bakmaya başlayacaktır.
Peki kitapta bize ne anlatmak istiyor
Nehlüdof yaptıgı , hatayı telafi etmek vicdaninı rahatlatmak istemektedir.
Tolstoy bu eserde prens nehlüdof karekteri üzerinden, aslında bütün rus toplumun ölmüs cürümüs vicdanını yeniden dirilişinın hikayesini yaziyor
Burada sadece söz konusu nehlüfov değildir.
Kiliseler, devlet görevlileri,mahkemeler ve benzeri ne varsa cürümüş kapkara olmuş Yani nehlüdofun vicdani gibi
Ve bu karanlık çürümüş vicdanini yani toplumu Aydınlığa çıkarma mücadelesi
Ve Tolstoyda nehlüdof gibi toplumu iyileştirme,aydınlanma ve arınma temizlenme sürecinde nehlüdofla ete kemiğe bürünmüş hâlidir.