Bir Kuzey Macerası
Eserde, bir şekilde birbirlerine düşman olan iki kabilenin reisi ve kraliçesinin evlendikleri akşam, denizden gelen dev gibi bir adamın, kraliçeyi alıp götürmesinin ardından geride kalan reisin, karısını geri alabilmek için yaptıklarına ve yaşadıklarına ışık tutar.
• "... Bana baktı, gözlerinde nefret vardı." (Sayfa 18)
• Binlerce şehir gezdim. Bazılarındaki insanlar nazikti, karnımı doyurdular, bazıları bana güldüler, bazıları da lanetler okuyup sövdüler ama ben dilimi tuttum, bilmediğim yollara gittim görmediğim şeyler gördüm. (Sayfa 29)
• "... yok, hayır, bilemiyorum ne yapacağımı." (Sayfa 44)
• "Aklımızın almayacağı bazı şeyler vardır. Adalet duygumuzu aşan bazı şeyler vardır. Bu işin doğrusunu yanlışını biz söyleyemeyiz, bizim yargımız burada işlemez." (Sayfa 44)
Naass için yaşadıkları tarif edilemez derecede zor ve iç ürperten cinstendi. Karısını bulmak umuduyla, dünyayı; yaşadığı küçük bir yer olan Akatan'dan ibaret sanan bir adamın, hatta bir reisin, dünyanın büyüklüğü karşısında şaşkına dönüşü ve tüm yaşadıklarına rağmen Unga'yı aramaktan vazgeçmemesi yüreğe dokunan bir serüvendi.
Bunlara karşın Unga için ne söylesem bilemiyorum. Bu hikayeyi bir de onun ağzından dinlemek gerekiyor eleştirebilmek için. Fakat tüm bu olanlar karşısında, yüreğimde bir hayal kırıklığı hissetmediğimi söyleyemem maalesef.
Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim.
Bir Kuzey MacerasıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202119,7bin okunma
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.
