Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Aramızdaki yahudilerden anlamıştık..
Tarihte ortaya çıkan vak'alar, Sünnet'i reddetme düşüncesinin dinî hasbilikten çıkmadığını göstermektedir. İlk fikir babalarını yabancı ve bilhassa yahudi menşe'lilerin teşkil ettiği şia hareketleri, hep hadîse karşı çıkmıştır. Çünkü mütevâtir olması sebebiyle Kur'an'a dil uzatmak, O'nu gözden düşürmek mümkün değildir. İslâm'ı yıkabilmek için Kur'ân-ı Kerîm'in yorumunu istenen şekle dökme yolu kalmaktadır. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın sünneti ve bu sünnetin vazettiği Kur'ân'ı anlama ve yorumlama metodu mü'minler arasında muteber kaldıkça bu yol da kapalıdır. Öyle ise, ne yapıp yapıp Sünnet'i aradan çıkarmalıdır. Mûtezile öyle yapmıştır. İlk mutezilîler "mütevatir hadîsten başkasını tanımayız" demiş, ancak hadîsin mütevatir sayılması için râvilerden birinin "cennetlik" olması şartını koymuştur. Burada cennetlikten maksad Aşere-i mübeşşere'den birisi değil, kendi göruşlerinde olanlardan biridir. Hemen belirtelim ki, prensipte hadîsi kabul etmeyen bunlar, yeri geldikçe ve bilhassa muahhar olanlarkendi görüşlerini te'yîd eden hadîs uydurmaktan da çekinmemişlerdir. Şu halde, hadîs düşmanlığı, ilmîlik, hasbîlik, Kur'ân sevgisi gibi dinî gayretten gelmiyor, sapık fikirlerine sünnette delil bulamamaktan ileri geliyor.
·
226 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.