Sayar: Safahat'ın önsözünde şöyle diyor:
Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem; Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bî-zârım!
Kalp, hâlden hâle giriyor ve kalbin çevrimleri var; bu bende de böyle, sizde de böyle, Akif'te de böyle... Hepimiz karşılaştığımız olaylar karşısında hâlden hâle giriyoruz; bazen ümitsizliğe kapılıyoruz ve gönlümüz daralıyor ama etrafımızda o muhabbet halkasını kurabilirsek, bast hâliyle sıkışmış kalbimize bir ferahlık geliyor, güneş doğuyor. Nef'î'nin şöyle bir beyti vardır bu meyanda:
Çalış gamgînleri şâd etmeğe şâd olmak istersen, Sevindir kalb-i nâsı gamdan âzâd olmak istersen.
Yani mutlu olmak, gamdan azad olmak istersen kederlileri ve gamlı insanların kalbini sevindir, diyor.