Son tahlilde kahvenin Yemen sûfileri ve özellikle Ayderûsîler arasında yaygın olarak kullanıldığı, hatta tasavvufî ve dini bir mahiyete sokulduğu muhakkaktır. Yemen sûfîleri; gece yapılan zikir meclisleri ve ibadetlerde uykuyu kaçırmak, sinirleri uyarmak, rehavet ve gafleti gidermek ve bu şekilde müridlerin tarikat âyinlerine daha canlı ve istekli bir şekilde katılmalarını sağlamak için kahveyi tavsiye ediyorlardı. Hatta kahvenin bu gaye için yaratıldığını, kalbin onunla inşirah bulduğunu söylüyor ve kahvenin sırlar âlemini örten perdelerin kalkmasına, ilâhî âlemin temaşa edilmesine ve büyük ruhi zevklerin hasıl olmasına vesile olduğunu ileri sürüyorlardı. Bu gaye ile içilen kahveye "sûfi kahvesi" veya "manevi kahve" deniliyordu.