Kütüphane görevlisi Dükas'ın ortadan kaybolması ve yerine gelen kişinin hem Dükas'ı merak etmesi hem de kendi iç dünyasında arayışta olması, ve odasındaki tabloda yazan " Aramakla bulunmaz, ama bulanlar ancak arayanlardır" sözünün de tesiriyle çöle doğru bir yolculuğa çıkmıştır. Bu hidayet yolculuğunda tasavvufla tanışmış, mürid olmuş ve aradığı şeyin aslında kendisi olduğunu öğrenmiştir. Tasavvufa ilgi duyan ve sevenler için tavsiye edebileceğim bir kitap.