280 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Selamun aleyküm arkadaşlar.
Bugün gerilim polisiye korku alanında sevilen ve bilinen 
Jean-Christophe Grangé ın 
Küllerin Günü adlı kitabının incelemesi ile karşınızdayım. Aynı zamanda 2023 yılının son incelemesi olucak.
Öncelikle yazarı sık sık duyduğumu fakat kalemi ve tarzı ile yeni tanıştığımı belirtmek isterim. Kitapları radarımda idi ama yeni nasip oldu okumak. Yorumlardan anladığım kadarı ile özellikle konulardaki yaratıcılığı, gerilimi iliklerinize kadar hissettiren uslübu ve kendine has tarzı kendini okutmayı başarabilen bir yazar.
Gelelim kitaba ve yorumuna…
Kitabın konusuna kısaca değinecek olursak Fransa’nın sınırları içerisinde kendi halinde ve topluluktan izole bir şekilde, üzüm bağları olan ve şarap yaparak yaşayan Tebliğcilerin satın aldıkları şapelde tavanın çökmesiyle bir ölüm gerçekleşiyor. Devlet ve yaşayan diğer şehir sakinlerinden hiçbir yardım vs almayan bu topluluk kendi içinde olayı kapatıyor fakat Paris savcısı acaba cinayet olabilir mi şüphesiyle olayı araştırmak için bir ekip görevlendiriyor. Ekip başlıca içlerine mevsimlik işçi olarak sızan Ivana ve olayı dışarıdan yöneten Niemans tan oluşuyor. Dini ikonografilerin bol bulunduğu konusu değişik fakat kurgusu zayıf bir eser. (Ve sanırsam Niemans serisi olarak geçiyor ama kitaplar, ‘ sırası ile okunmalı’ şeklinde bağlantılı değil.)
Aslında kitabı okurken haliyle beklentilerim yüksekti fakat beklentiler tam olarak karşılanmadı. Kitap kötü müydü hayır ama konusu güzel ve değişik oluğu halde kurgu yönünden zayıftı. Bunu yazarla yeni tanışan biri bile rahatlıkla söyleyebilir bknz ben. Katilin kim olduğunu merak ettirdi ama bir yandan daha da iyi olabilirdi diye düşündürttü. Örneğin içeri sızmaya çalışan ivana. O sayfalar o kadar boş geçti ki bana göre, daha fazla olay dönebilir ve ıvana daha çok rol oynayabilirdi bir iki büyük şey haricinde üzüm toplamaktan başka bir şey yapmadı maalesef. Kitapta adı sıkça geçen geçen Samuel (çöken tavanın altında kalan kişi) Zimmerman ve Jakob un daha da geniş ele alınmasını isterdim. Bu söylediklerime rağmen kitap kendini garip bir şekilde okutuyor. Sık bir polisiye veya Grange okuru iseniz sizi tatmin etmez ama okumak için bir şeyler arıyorum diyor iseniz sizi idare edecektir.
Toparlayacak olursam en başta yazar ve üslübunu anlatarak ile başlamamın sebebi kitabı okurken nasıl bir hayalgücü ve dünya ile karşı karşıya olduğuma dair beklenti ve ipuçlarını bilmekti. Ama belli yazarlar adlarını dünyaya duyuran romanları haricinde diğer kurgularını zayıf tutuyorlar. Yada o kitaplar çok iyi olduğu için diğerlerinde ufak bir düşüş olunca gözümüze kötü geliyor. Kendimi böyle avutuyorum çünkü elimde 4 kitabı daha var kbjfkjfhkjfkjdfk Umarım diğer kitaplar hem kurgu ve konu yönünden daha daha güzeldir böylelikle ilkin günahı olmaz diye içimi rahtlatırım..
Okuduğunuz için teşekkürler
Sevgiyle kalın
·
123 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.