Türk şairi Oktay Rifat'ın 1975 Türkiye'sinde geçen ve şairane bir üslupla kaleme aldığı bir romanı okudum. Şiirle romanı harmanlayarak yazılan eser, okuyucuya şiirsel bir deneyim sunuyor. Romanın dilinde, üslubunda ve anlatımında Oktay Rifat'ın şairlik özellikleri belirgindir. Hikaye, üç çocuk annesi evli bir kadın olan Filiz ile evli bir devrimci olan Selim'in yasak aşkını konu alıyor. Filiz'in mutsuz evliliği, kocasının ilgisizliği ve devrimci Selim ile yaşanan yasak ilişki, romanın ana temasını oluşturuyor. Filiz'in içsel çatışmaları, aile içi sorunlar ve zamanın Türkiye'sindeki kültürel, ekonomik sıkıntılar da romanda işleniyor. Oktay Rifat, detaylı betimlemeler ve karakterlerin düşüncelerine geniş yer vererek, okuyucuyu hikayenin içine çekiyor. 1975 Türkiye'sinin azgelişmişlik, ekonomik sıkıntılar, açlık gibi gerçekleriyle yüzleştiren roman, aynı zamanda azgelişmiş ilişkilerin derinliklerine de iniyor. Bu açıdan dönemi çok iyi yansıtıyor. Yine de çok fazla detay ve betimlemeler okuyucuyu yorabilir. Romanın dilinde şiire yakın bir anlatım bulunuyor. Devrik ifadeler ve şairane söyleyiş, Oktay Rifat'ın şairlik geleneğini yansıtıyor. Filiz'in gözünden anlatılan hikaye, kadın psikolojisi ve toplumdaki kadın rolü üzerine de düşündürüyor. Hikaye, aşk üçgeni etrafında dönerken, Oktay Rifat'ın tasvir gücü, İstanbul'un Boğaz semtlerini canlı bir şekilde betimlemesiyle öne çıkıyor. Boğaz'ın, denizin ve semtlerin anlatımdaki önemi, yazarın deniz sevgisini yansıtıyor. Romanın sade anlatımı, şairane üslup ve başarılı tasvirlerle birleşerek okuyucuya farklı bir edebi deneyim sunuyor. Ancak, az da olsa müstehcen sahneler içerdiği için hassas okuyucular için uygun olmayabilir. Genel olarak, Oktay Rifat'ın "Bir Kadının Penceresinden" romanı, dönemin Türkiye'sini ve insan ilişkilerini başarılı bir şekilde işleyen, edebi değeri yüksek bir romandır. Keyifli okumalar dilerim.

Bir Kadının PenceresindenOktay Rifat · Yapı Kredi Yayınları · 2019718 okunma

·

194 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.