''Hayır, saçlarının beyazlaşmış olması, gözlerinin altının cepleşmesi falan değil, gözlerinin içindeydi yaşlılık. Beyninin, yüreğinin içinden fışkırıyordu. On yıldır yaşadıklarının, yaşadıklarımızın içinde oluşmuş; gözlerine, bakışına, içine, bir daha sökülmemecesine yerleşmişti.''