Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Mevcut eleştirel enerji, gerçekte sanki sosyal imgelemin ufku, artık kapitalizmin nihai ortadan kalkışı fikriyle oynamamıza izin vermiyormuş gibi - çünkü eğer öyle söylenebilirse, herkes kapitalizmin 'kalıcı olarak burada' olduğunu zımnen kabul etmektedir -, kapitalist dünya-sisteminin temel homojenliği kültürel farklar adına gerçekleşen mücadelelerle öylece 'dokunmadan bırakan' ikame bir çıkış yolu bulmuştur. Böylece artık etnik azınlıkların, gey ve lezbiyenlerin, farklı hayat-tarzlarının, vs. hakları için PC savaşları vermekteyiz ve öte yandan da kapitalizm, muzafferane ilerleyişini kesintisizce sürdürmektedir. Bugünün eleştirel teorisi, kapitalizmin gem vurulamayan gelişimi için en gerekli olan işlevi 'kültürel çalışmalar' kisvesi altında yerine getiriyor, ve onun devasa mevcudiyetini görünmez kılma amacındaki ideolojik çabaya gayet etkin bir şekilde katılıyor: Post-modern 'kültür eleştirisi'nin en baskın şeklinde, kapitalizmin bir dünya sistemi olarak anılışı dahi 'özcülük', 'köktencilik', ve benzeri suçlamalara sebep olmakta. Ekonominin siyasetten arındırılışının bedeli bir anlamda siyasetin kendi alanının siyasetten arındırılışı ile ödenir: Gerçek siyasal mücadele, marjinal kimliklerin tanınması ve farklılıkların hoşgörülmesi için verilen kültürel mücadeleye dönüşür.46 46 Tabii, Sermaye'nin döngüzel hareketinin kültüre dışarıdan dayatılan bir şey olmadığını baştan beri simgesel bir fenomen olduğunu söyelemek pekala mümkündür (Lacan, Kapital I'in ilk bölümünün, gösterenin mantığının kusursuz bir uygulanışı olduğunu vurgulamamış mıydı?); öte yandan kültürel fenomenlerin kendileri de, maddi üretimin alanları olmakta, sosyo-ekonomik iktidar ilişkilerinin ağına yakalanmış olmakta hiç de geri kalmazlar.
Sayfa 266Kitabı okudu
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.