Dilenci ve sakat yığınları, Ortaçağ manzarasının alışılmış bir parçasıydı. İnsanlar, büyük iyilikler yapma kabiliyetine sahip oldukları gibi; aynı şekilde katı zulümlere, başkalarının ıstıraplarından haz almaya ve bunların sefaletlerine karşı kayıtsızlığa da kabiliyetliydiler. Zıtlıklar günümüzdekinden daha keskindi.