İnsanların kendileriyle konuşurken kendilerine adlarıyla hitap etmeleri ya da ikinci, hatta üçüncü tekil şahıs kullanmaları konusundaki gözlemlerimi öğrencilerimle ve meslektaşlarımla da paylaştım. Bunun üzerine laboratuvarda yaptığımız bir görüşme sonrasında dil ve mesafe arasındaki ilişkiyi incelemeye başladık. İnsanın kendisiyle -etraftakilerin tepkisini çekecek ve sosyal davranış kurallarına aykırı düşecek şekilde yüksek sesle değil, içinden konuşurken - adını kullanmasının iç sesi kontrol etmeye yarayan bir araç olabileceğine dair güçlü bir izlenim edindik.