Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

“İçimize girip içimizi dışımıza çıkarmak istediler. Direnmeyin dediler. Bir hikmet aradık önce. Bir bildikleri vardır dedik. Hazırlandık ve bekledik. Önce damarlarımızdan azar azar enjekte ettiler sıvıları. Bütün organlarımız, tanımadığı bu yabancı maddeye karşı direndi. Mücadele etti ve bir kahraman gibi savaştı. Ama biz baştan teslim olmuştuk bile. Bütün organlarımız nasibini aldı. Ama en önemlisi kalbimiz yara aldı. Kalbimize dokundular. Çünkü vücudun merkezi kalp idi. O iyi olursa vücut ise o kötü olursa vücut kötü olurdu. Bir halüsinasyon yaşattılar hepimize. Çiçek gibi gösterip şırıngaları, mutlu bir hayat sunuyoruz dediler. Aradan çok uzun zaman geçmeden, o çiçekler birer kara lekelere dönüştüler. Siyah noktalar kapladı bir çoğumuzun kalbini. Her geçen gün sevdiklerimiz, canlarımız, kalplerimiz kara toprakla buluştular. Daha kırılacak kalplerimiz var bizim. Yeni mezar alanları hazırlanacak şehirlerde. İsmini ‘kalbi kırıklar kabristanı’ koyacaklar. Yıpratılan, yerinden oynatılan, narin ve zarif o kalpleri, o soğuk toprağın altına koyarken hepimiz arkalarından bakacağız. Yine sesimiz çıkmayacak. Bir başkasını daha bekleyeceğiz. Eğer hala kalbinizin olduğuna inanıyorsanız ve kalbiniz yerinde duruyorsa, lütfen şimdi hemen ve acilen kalbinize dönün. Kırık kalbinizin kısık çıkan sesini dinleyin ve kalbinize iyi bakın.” dedi yaşlı adam.
·
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.