Değişme sürecine, asıl olması gerektiği gibi ekonomik ve toplumsal kalkınma öncüleri değil de, bürokrat aydınlar kılavuzluk ettikleri için, batı kavramı, Türk imgeleminde her şeyin en ideal olarak yaşandığı bir toplum olarak biçimleniyor. Her şey ama her şey doğu da kötü, batıda iyi! Onlar nasıl yapıyorsa biz de öyle yapmalıyız ki, adam olalım! Oysa elin Japonu çıkmış, hiçbir şeyini değiştirmeden, sadece ekonomik ve teknolojik gelişme sürecini kendi yapısında yaratarak batı düzeyini yakalamış, dibini kurcalayan yok! Biz ha babam batı müziği dinliyor, çeviri roman okuyor, batılı gibi giyiniyor, bir türlü batılı olamıyoruz, adamlar Japon gibi yazıyor, Japon gibi yaşıyor. Japon gibi ölüyorlar, ama batıyı geçiyorlar Japonun yaptığını biz yapamamışız, bizim yaptığımızı Afrika'daki eski Fransız ve İngiliz sömürgeler yapmışlar, ama onlar da 'batılı' olamamış!