Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Anı-Gezi Yazısı / 30.12.2022
"Gidişte çarşıya uğrayacaktık, cuma vaktiydi. Ben indim, yanınıza gelirim dedim. Aylardır ilk cumam, kaçırmak olmaz. Önünde indiğim cami tarihi bir camiydi, gayet genişçe. Tadilatta olmazsa Selimiye'ye gitmek isterdim. Tam görmek bir türlü nasip olmadı. En azından bir önceki kıldığım cuma namazımı orada kıldım, o nasip oldu. Edirne'ye Osmanlı'ya başkentlik yapmış bu kente yakışır, yaraşır güzel bir cami. Taştan, mermerden "Üç Şerefeli Cami". Dört minareli niye üç şerefeli camii denilmiş diye düşündüm. Şerife'nin minarede ezan okunan yer olduğuna şimdi baktım; biri burmalı, biri baklava desenli, hepsi ayrı desenlerde yapılmış. 1447 yılında yapılmış güzel bir cami. İçeri girdim, cumayı kıldım, son sünneti kılıp biraz da duayı uzattım. Namazı bırakıp biraz camiyi incelemeye daldım. Bunca yıldır ayakta, 572 yıldır. Yapan ustaları, çalışan işçileri, bir parçada benden olsun deyip de yardıma bulunanları, buradan gelip geçen insanları düşününce hayran olmamak elde değil. Ne hayatlar, ne canlar, ne yaşanmışlıklar. İnsana ne kadar fani olduğunu, ne kadar gelip geçici olduğunu "Ben buradayım, dimdik ayaktayım, kendine gel; kimler geldi, kimler geçti, olduğum yerde dimdik ayaktayim, kendine gel fanii!" dercesine orada ayakta duruyor. Bu ruhaniyetle oradan ayrıldım, günü bitirdim, Şimdi de buradayım yani senin başındayım. Son bir yılımı düşünür oldum, vatani görevimi. Burada bir doğum günü geçirdim yaş aldım, bir Ramazan Bayramı, bir de Kurban Bayramı geçirdim. Gün döndükten sonra bir yılbaşı geçirmiş olacağım. Şimdi de çıkışımı düşünür oldum...
·
38 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.