Kitabın başları otobiyografi olarak ilerliyor, ardından Tolstoy’un hayatın anlamını arama yolculuğuna katılıyoruz. Yazar neredeyse otuz yıl süren bu yolculuğunu, ağır bir tükenmişlik sendromu içerisindeyken yazıya aktardığı için, kendinizi karamsar hissedebilirsiniz. Yaşamdaki beşeriyeti, hayata neden getirildiğimizi, ölümden sonraki süreci yaşam felsefesi ile bilimin çatışması sonucu çıkan her cümlede, kendinizi yazar ile birlikte bunları sorguluyor halde bulacaksınız. Kitabın sonlarına doğru yaşam felsefesi-inanç felsefesi bağıntısını, yazarın kendi yaşam yolculuğunda keşfedeceksiniz ve en son kısımda yer alan Tolstoy’un rüyasını okuduğunuzda, yazarın tüm düşüncelerinin özetini bulacaksınız.