"Son bir şey daha," dedi Harry."Bu gerçek mi? Ya da kafamda kurduğum bir şey mi?" Dumbledore içtenlikle ona baktı, parlak beyaz bir duman Harry'yi sararken, kulaklarına gelen ses güçlü ve yüksekti. "Tabi ki bu kafanın içinde gerçekleşiyor, Harry, ama neden bu gerçek olmadığı manasına gelsin ki?" (Ölüm Yadigarları) Harry Potter kitabını, filmini, evrenini bilmeyen yoktur, diye düşünüyorum. Ve gerçek olmasını isteyen, o mektubu bekleyen yaşı kaç olursa olsun bir sürü insan olduğunu... Bu denli bilindik bir dünya hakkında söylenmemiş, belki de çok az bir şey vardır. Ama Harry Potter sevenler bilir; hakkında hep konuşacak bir şey vardır, bu dünya popülerliğini hiçbir zaman kaybetmez bence... Aslında uzun uzadıya yazmak istediğim çok şey var, ama kısaca düşüncelerimi yazıp bitireceğim. Öncelikle yazarın, Remus Lupin'i yok yere öldürtdüğünü atlatamıyorum. Kızgınım. Bu durum JK Rowling'i de üzmüş olmalı ki, özür dilemiş okurlardan ama bilmiyorum. Demek ki böyle gerekiyormuş... Serinin en sevdiğim kitapları Azkaban Tutsağı ve Ateş kadehi oldu. En sevdiğim ve unutamadığım sahneler; Ron'un siyah bir köpek tarafından şamarcı söğütte çekiştirildikten ve sonrasında bağıran barakada öğrendikleri. Ron'un faresinin aslında kim olduğunu öğrendiğimde tepkilerim sahibi Ron'u aratmadı. İkinci unutamadığım sahne. Çok özlü iksirle yedi tane Harry kılığına girmeleri... Gözümde canlandırınca yedi tane Harry'nin bir odada olması cidden komik olmalıydı. Onun dışında Ron'un şakaları beni hep güldürdü. Şanslıyız ki yazar Ron'u öldürmekten son anda vazgeçmiş. Ha son olarak Harry'nin görünmezlik pelerini giyip gizlice Draco Malfoy'un kopartmanına girmesi ve Draco'nun bunu fark edip büyü ile Harry'yi hareketsiz bırakması ve üstüne görünmezlik pelerini tekrar örtüp kendi kaderine bırakmasını unutmayalım. Harry bunu biraz hak etti. Evet, çok güzel bir maceraydı, istisnasız herkesin okumasını tavsiye ediyorun. Ben kasıtlı 2 ay boyunca ağır ağır kitaplarını okudum. Ayrıca filmleri de yeniden izledim. Farklılıkları beni, sinirlendirdi doğrusu. Kesinlikle önce kitaplarını okuyun, eğer önce filmlerini izlediyseniz de, kitapları okurken kıyaslamayın.( Ben istemden öyle yapmıştım) Kitapta olupta film de olmayan bir dolu detay var. Aynı zamanda kitapta olmadığı halde film de olan sahneler... Bu kadar uzun bir süre sonra bittiğinde boşluğa düşeceğimi sanmıştım ama öyle olmadı. Bitirdiğimde Harry Potter evrenini daha iyi anladığımı ve daha bir hayran kaldığımı söyleyebilirim. Çocukken Harry Potter filmlerine hep maruz kaldım. Erkek kardeşim Sirius Black hayranıydı. Ama nedense hep izlediğim halde filmlerini anlamakta güçlük çekiyordum. Uzun süre fantastik dünyasına bağlıyordum ve bu yüzden filmlerini izleyemiyordum. ( Büyüyünce anladım tabii) Şimdi kitaplarını okuduktan sonra sebebini anlıyorum. Filmlerinde kitaptaki birçok şey tam anlatılmamış ve bu yüzden bunu bilmeyenler anlayamaz. Seversiniz sevmezsiniz bu tartışılır ama bu dünyayı anlamak için oturup kitaplarını okumak daha verimli olur. Maalesef filmler kitapla aynı atmosferde olsa bile eksik geliyor, bunu kitaplardan sonra tekrar izleyince daha iyi anladım. Son olarak kitap için bir eleştirim var, onuda yazıp bitirmek istiyorum Son kitap Ölüm Yardigarlarının son iki bölümünü okumamayı ciddi ciddi düşündüm. Karanlık Lord'un Harry öldürdüğünü sandığı tarafta bırakmayı... Son bölüm nedense bana çok komik geldi. Onca yaşanan şeyden sonra böyle bir son oldu mu, bilemiyorum. Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Harry Potter ve Ölüm YadigarlarıJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 201623,1bin okunma

·

48 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

ℓєуℓα