Uçta olarak sınıflandırılabilecek bir çalışmada, on bir diyabet hastası sekiz hafta boyunca son derece meşakatli ve düşük kalorili (günde sadece 600 kalori aldıkları) bir rejimi sekiz hafta boyunca sürdürmüşlerdir. 600 kalori gerçekten pek çok kişiyi zorlayacak, aşırı bir rejimdir (günde iki tane tonbalıkli sandviçe denk gelmektedir). Fakat iki ay sonunda, bu ciddi anlamda aç bırakılan diyabet hastaları ortalama olarak, çoğu viseral yağ olan 13 kilo kaybetmişler, pankreaslarının ürettiği insülin miktarı iki katına çıkmış ve insülin hassasiyetleri normal seviyelerine dönmüştür. Yoğun fiziksel aktivitenin de karaciğer, kas ve yağ hücrelerinizin enerji salmasına sebep olan hormonların (glukajon, kortizol vs.) üretilmesini sağlayarak hastalığın seyrini tersine çevirmeye dair güçlü etkileri bulunur. Bu hormonlar egzersiz yaptığınız sürece geçici olarak insülinin aktivitesini engeller ve egzersizi takip eden on altı saat boyunca bu hücrelerin insúlíne olan hassasiyetini artırır. Yüksek insülin seviyeleri gösteren ve obez olan ergenler orta derecede egzersiz yapmaya (12 hafta boyunca, günde 30 dakika, haftada dört gün) teşvik edildiklerinde insülin dirençleri normal seviyelere düşmektedir. Basit bir şekilde ifade etmek gerekirse, fiziksel aktivite düzeylerinin artırılıp, viseral yağ düzeylerinin azaltılması, tip 2 diyabetin erken safhalarındaki seyrini tersine çevirebilir. Etkileyici bir çalışmada, 10 tip 2 diyabet hastası, orta yaşlı ve aşırı kilolu Avustralyalı Aborijin'den, avcı ve toplayıcı bir yaşam biçimine dönmeleri istenmiştir. Yedi hafta sonunda, beslenme biçiminin değişmesi ile egzersizin birleşiminin hastalığı neredeyse tamamen tersine çevirdiği gözlemlenmiştir.
Sayfa 380Kitabı okudu
·
85 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.