Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

270 syf.
7/10 puan verdi
·
33 saatte okudu
Bekarlık Sultanlıktır :)
İnsanlar neden evlenir? Evli çiftlere bu soruyu sorsanız herkesin kendince bir cevabı vardır. Aşık olmuştur, çocuk yapmak istiyordur, psikolojik ya da ekonomik anlamda desteğe ihtiyacı vardır vs vs... Peki gerçekten bu saydıklarım evlenmek için yeterli sebepler midir? Yazara göre evliliğin yasal tanımı "İki kişinin mal varlıklarını ortak bir kasaya doldurması, ve beraber kullanması"dır. Evliyseniz ve(ya) sürekli evliliği övüp duruyorsanız bu kitap pek size göre değil :d Toplumun öve öve bitiremediği tüm özellikleri eleştirmiş zira... Aşk mı? Tüm sorunlarınızın çözüm aracı, tüm dertlerinizin dermanı sandığınız o aşk var ya... yanılsamadan başka bir şey değil, ilk başlarda her şey mükemmel gidiyordur, dünyanın en uyumlu çiftiymişsiniz gibi hissedersiniz, sevgiliniz en mükemmel insandır... Ama bir süre sonra aşk sarhoşluğundan uyanırsınız, siz perdesi yavaşça kalkar ve bir bakarsınız ki artık sevginiz tükenmiş, karşı tarafa tahammül edemiyorsunuz, eskisi gibi keyifli vakit geçiremiyor, istediğiniz verimi alamıyorsunuz. Sürekli kavgalar gürültüler kısıtlamlar vs vs.. Peki çözüm ne? Çözüm uzaklaşmak. Ah, ama bir sorun var... uzaklaşamazsınız çünkü evlisiniz. İlişkiniz yasal bir boyuta taşınmamış olsa bunu kolayca yapabilirdiniz. Belki temelli ayrılırdınız, ya da sadece bir süreliğine ara verirdiniz. Ama evliyken böyle bir şansınız yoktur. Ya katlanırsınız ya katlanırsınız ya da belki çok düşük bir ihtimal boşanmayı göze alırsınız. Cinsel ilişki ve tensel uyum mu? Cık, o da bir süre sonra etkisini yitiriyormuş... Seks çikolatalı pasta gibidir diyor yazar. Uzaktan bakınca baştan çıkarıcı görünebilir ama ilk ısırığı aldığınızda, ya da doyduğunuzda cazibesini yitirecektir. Yani sırf cinsel doyum için de evlenilmez, bu sebebi de eliyoruz. Ekonomik sebepler: Toplum yalnızlığı kapitalizmin kölesi olarak görüyormuş. Yalnız yaşayan insan daha çok para harcar, toplumsal sorunları umursamaz, ve bencilce davranır. Yanlış... yalnız yaşayan insanların koltuk takımı kaygıları ya da beyaz eşya takıntıları yoktur. Araştırmalar da gösteriyor ki, yalnız insanlar sosyal projelere ve yardımlara katılım konusunda evlilerden daha cömertler. Herkesin diline pelesenk olmuş bir tezi daha çürütmüş bulunuyor ve devam ediyoruz :) Kendinizi tamamlamak: Ruh eşinizi bulmak için evleniyorsanız size kötü bir haberimiz var... Öyle biri yok. İnsanlar hep yarım kalan eksik yanlarını tamamlamak için yalnızlıktan kaçar ve ilişkiye sığınırlarmış. Yarım kalan yanınız, ailenizden görmediğiniz sevgi olabilir, ya da sadece hayatın akışı içinde yorgun hissettiğinizde başınızı yaslayacağınız bir omuz, yaralarınızı saracak birini arıyor olabilirsiniz. Ama unutmayın, aşk hayır kurumu değil. Sevgiliniz de sizin terapistiniz değil. Ama öyle şey mi olur demeyin. Bal gibi de olur efenim.. Evlilik fedakarlık gerektirir, destek olmak, alttan almak lazım diye diye ilişkileri mahvediyorsunuz, etmeyin. Evet eşinize yardım edeceksiniz tabii ki de, ama verdiğiniz kadarını da almanız gerekiyor. Tek taraflı sevgi ya da ilgiyle ilişki yürümez. Çoğu kişi ne olursa olsun, "iyi günde kötü günde" yanında olacağına söz verdim diyerek ilişkiyi tek başına sırtlanır, böyle yaparak sadece kendinizi yormakla kalmıyor karşı tarafa da zarar veriyorsunuz. Eşiniz çocuk değil, siz de onun ebeveyni değilsiniz. Koşulsuz sevgi ebeveyn ve çocuk arasında olur(?), eşiniz bir yanlış yaptıysa alttan almanız ya da o yanlışın suçunu sizin üstlenmeniz gerekmiyor. Kendi başına halledebilir. Siz de kendi başınıza halledebilirsiniz, eşinizden beklentiniz tüm sorunlarınızı çözmesi ise üzgünüm, beyaz atlı prensler sadece masallarda olur. Bağımlılık ve bağımsızlık: İlişkinin ilk günlerinde tüm odağınız karşı taraftır, her zaman onunla konuşmak ister, her şeyi beraber yapmak istersiniz. Uzun süre yalnız kaldıysanız bu olağandır, ama durun bakalım. Aşk mahmurluğuyla bunu çok romantik ve tatlı buluyor olabilirsiniz, ama zamanla sıkıcı hatta boğucu bir hale gelecektir. İnsan temelde bağımsız varlıktır. Birleşme isteği çok büyük olabilir ama pratikte ne kadar ileri gidebileceğinizin bir sınırı vardır. Biriyle çok uzun süre çok yakın olursanız, aranızda sorun çıkması kaçınılmazdır. Çocuk yapmak: Onun için evlenmeye gerek yok diyor yazar... Evli olmasanız bile çocuğunuz yasal olarak meşru sayılıyormuş... (Hukuki ayrıntılara vakıfiyetim olmadığı için pek yorum yapamıyorum). Hem bu berbat dünyaya bir çocuk daha getirip hayatını karartmayı kim ister ki? Kabul edin ya da etmeyin, çocuk demek ek sorumluluk demek. Durduk yere başınıza bela almaya gerçekten hacet var mı? Sahi evli çiftler niye çocuk yapıyordu? Yenilik arayışı, ya da oyalanacak bir meşguliyet. Yalnızsınızdır, canınız sıkılır ve ilişki yapmak istersiniz. Sevgili yaptınız fakat bir süre sonra bu da yetmez ve bir değişiklik yapma kararı alırsınız. Kararınızı verdiniz, evleniyorsunuz. Harika, artık yeni bir hayat düzeniniz var... Bir süre sonra evliliğin monotonluğu da sıkıcı gelmeye başlar, artık eşinizi sevmiyorsunuzdur, onunla yaşamak zevk vermiyor. Peki şimdi ne yapacaksınız? Tanıdık geldi değil mi? Ya katlanacaksınız ya da... ya da boşanacaksınız. Ah, hayır. Evli çiftler boşanmayı bir çözüm olarak görmezler, sonuçta var olan bir düzeni yıkmayı gerektiriyor. Onun yerine evliliğinizin temelini sağlama almaya karar verirsiniz. Nasıl mı? Tabii ki çocuk yaparak... Çocuk yaparak aileyi bir arada tutabilirsiniz ama giden heyecanınızı, biten sevginizi geri döndüremezsiniz. Ayriyeten, çocuklara sezdirmeseniz bile birbirlerini sevmeyen anne-babalar çocukların psikojisini olumsuz açıdan etkiliyormuş... Peki, bir ilişkinin amacı nedir? Nasıl bir beklenti içinde olmalıyız?? İlişkiden beklentimiz kişisel gelişimimize yardımcı olması, partnerimizin göreviyse hayata bizim bakamadığımız açıdan bakıp objektif tavsiyelerde bulunabilmesidir. Tüm bunlar da evliyken pek mümkün değil. Unutmayalım ki evlilik tek kişi yerine iki kişilik düşünmeyi gerektirir, ve bu kişisel gelişimimize engel olacak hatta sekteye uğratacaktır. İlaveten, eşinizin sizin sorunlarınız hakkında objektif yorum yapması zordur, çünkü işin ucu ona da dokunacaktır. Hele bir de size aşıksa mantıklı tavsiyelerde bulunması daha zordur :d Yani tüm bu saydıklarımızı gerçekleştirmek için evliliğe gerek yoktur. Ee niye evleniyorsunuz o zaman? Bonus ilişki tavsiyesi :) Campbell yasalarına göre ilişkiyi hayatınızın merkezi yaparsanız o ilişki yürümez. Çelişkili bir biçimde, bir ilişki eğer evreninizin merkezinde değilse ve sizin için ikincil önceliğe sahipse o ilişkinin yürüme ihtimali vardır. Evet... buraya kadar okuduysanız evli abilerim ve ablalarım, sizin bu konudaki düşünceleriniz nelerdir, merak ettim :)
Evliliğe Karşı
Evliliğe KarşıGlenn Campbell · Geoaktif Kültür ve Yayıncılık · 201295 okunma
··
1 artı 1'leme
·
443 görüntüleme
βετül okurunun profil resmi
Bunu 2023'ten sayıyorum✍🏻 Dün paylaşıcaktım aslında ")
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.