Gönderi

141 syf.
·
Not rated
·
Read in 24 hours
Masal tadındaki bu öykü bize uzun yıllar öncesinden seslenir. Bir anlamda yergi özelliği taşıyan öykü bize başka bir ülkeden söz ediyormuş gibi görünür. Kuşkusuz yılların sorunları, insan ilişkileri, mekânları bambaşkadır. Ancak öykü yazarın geniş ufkunu ve keskin görüşünü yansıtır. Bu yönüyle öykü hem çok çekici hem de üzerinde hayli düşünmemiz gereken bir yapıdadır. Yazarın okura vermek istediği temel düşünce: “Hiçbir şey göründüğü gibi değildir, anlamak için düşünmek gerekir” görüşüdür. Öyküde aylak üç kişiden birinin aklına parlak bir fikir geliyor. Düzenli ve rahat biçimde yaşayan bir topluluğun içine girerek var olan değerleri sarsarak, kendi değerlerini yücelterek toplumun kurulu düzenini bozuyorlar. Öykü tümüyle sosyal bir ileti olması nedeniyle tiplerin tek tek konuşması bütünsel olarak düşünülmüş ve canlandırılmıştır. Öyküde ilk olarak isimsiz üç kişi ön plana çıkıyor. Eylemleri tek bir etkiye odaklanmıştır. Bu üç kişinin kişisel çıkarları için toplumu peşlerinden sürüklemeleri ve onlara istediklerini yaptırmaları öykünün çıkış noktasıdır. Öykünün geçtiği yer ve zaman net olarak verilmez. Herhangi bir yerde, herhangi bir zamanda geçiyor olabilir. Bu aynı zamanda her yerde ve her zaman olabilir anlamına da gelir. Geniş bir zaman kesitini kapsayan Sırça Köşk, okuyana “kuşaklar boyu” duygusunu verir. **Alıntıdır.
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056.9k okunma
·
46 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.