sessizlik,
zihnimde tek duymadığım ses bu
sessizlik.
sonra, içten bir kahkahanın ardından diğeri gelmiyor hiç
aydınlanma yaşamayı ben seçmedim. eğer bilmeseydim gerçekleri salağa yatmayı alışkanlık hâline getirmezdim.
düş kırıklığını tattım ama sonra nefes almaya başladım. kalbimde sökemediğim yumruyla yaşamaya alıştım.
ne kadar ağlasam da atamıyorum içimden lekenizi. sağlam kalan duygularım da körelmeye başladı dün gece. şimdi olsa,
tekrar o bahçeye girip arkanda durmayı göze alırdım. çantaların üzerine basa basa hemde
insanların bilgileriyle dolu o defteri gerçekten kayıp mı ettim, yoksa tüm bilgiler zihnimde lanetli diye mi bulamıyorum?
ben dünyanın en mutlu insanıyım! haha komik değil mi? evet öyleyim.
yalnızca acıyla mutlu olabilen yapayalnız biriyim
ne zaman gerçekten merak etse biri, itip geçerim görmesin diye ne kadar istediğimi
günün sonunda üç kişi giriyoruz yatağa
ben, zihnimdeki korkunç ses ve asla yanımdan ayrılmayan pişmanlık hissi
uykuyu nadir bulduğumdan çok seviyormuşum dediler
ama ben yalnızca uyurken seni görebiliyorum
kapılarımı aralık bırakmaya hazır olduğumda yakınlarda ol
ol ki sessizliği duyabileyim ilk defa bende
toprak kokusu eşliğinde,
çiçeklerini sularken yağmur.