Daha önce Hikmet Anıl ÖZTEKİN kaleminden bir eserle muhabbet kurdunuz mu?
Ben de henüz sadece iki eserini okuma şansına sahip oldum ancak o iki eser bile bana sıcak, hoş ve derin anlamlı bir muhabbet nasıl olurmuş gösterdiler. Okuduğum o iki eserden sonra konuşacak bir kişi aramayı, etrafımda dönüp duran dünyadaki insanlara beklentiyle bakmayı bıraktım. Çünkü ben muhabbetin aslolanını kitaplarda bulurdum.
'Ne İçin Varsan Onun İçin Yaşa' eserin arkasında bize bilgi veren kısmı bile okumama gerek kalmayacak bir isme sahip. İsmiyle kendisini anlatan bu eseri eline aldığın sıcacık kahvenle yağmurun damlalarının ıslattığı pencerenin önüne geçip gönül rahatlığıyla okuyabilirsin.
Eserin kendisine kılavuz edindiği Tolstoy'un sözü benimde yaşamımın kılavuzu olmak için bekliyormuş ve beklediğimize değdi.
"Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar. Ya bir insan bir yolculuğa çıkar ya da şehre bir yabancı gelir." Tolstoy
Profesör de işte bu sözde anlatılanları yaptı. Eline aldığı tek bir kitapla yolculuğa çıktı ve başka bir şehirde bir yabancı oldu. Asıl aradığı gönül yarasıydı ancak bulduğu ona derman olandı. Böylelikle hem kendi hikayesini hem de yıllardır aradığı o dostun hikayesini yazmaya başladı. Yazdıkça gerçeğin görünmeyen yüzünü gördü ve yıllardır yüreğinde taşıdığı o koca boşluğun ne olduğunu öğrendi.
Aşk iki kişiliktir ancak tek bedendir. Bunu bilerek yaşamak önemli.
Bu kitabı okurken seyahate çıkma isteğinize mani olamayacaksınız.