Sıcağı sıcağına biten bu kitapla ilgili hislerimi henüz gözyaşlarım gözümde kurumadan yazmaya karar verdim . Öyle etkilendim ki yüreğindeki acı ve coşkuyu anlatamam . Yıpranmış bir hatıratı okumaya başlayarak 200 yıl öncesine , Mora yarımadasına , tarihe #tripiçekatliamı olarak geçen olayların olduğu zamana gidiyoruz Mete ile . Mete genç bir kaymakamdır . Onu yetiştirme yurdunda görüp koruyucu aile olarak yanına alan Müşfik Baba yetiştirmiştir. Sahaflık yapan Müşfik Baba bilge bir adamdır. Onun sahafına uğramak ve onunla sohbet etmek çok isterdim . Üzülerek söylüyorum ki günümüzde böyle insanları bulamaz olduk\m . Halide Hanım'ın eşine aittir bu hatırat. Dedelerinden ona kalmıştır. O da 99 depreminde hayatını kaybetmiştir maalesef . Hatırat enkaz alanından çıkarılmış, Halide Hanım'ın kızı Aliye de onarılması için Müşfik Baba 'ya vermiştir. Hem onarmak hem de okumak için hatıratı alan Mete ile birlikte biz de bugün ve geçmiş arasında seyahat ederek olanları öğreniyoruz. Masum halkın katledilişi, kadın , çocuk , yaşlı demeden Vahşice O günleri okurken yine geçmişe dedeme gittim . Henüz küçük bir çocukken koyunları abisi ile birlikte otlatırken Yunan askerleri tarafından esir alınmış . Yunanların yaptıkları zulümden ve zorbalıktan bunalan babası "çocuklarımı kurtarayım burada durmam " demiş . Çocukları kurtarınca tüm mal-mülkünü yok paraya satıp İstanbul'a yerkeşmiş. Oradan da daha sonra #anadolu ya geçmişler . Bir kısım #eskişehir e yerkeşirken bir kısım #manisa ya gitmiş. Bir kısım da #istanbul da kalmış. Koca bir sülale farklı yerlere dağılmış. Keşke dedem sağ olsaydı da onun ağzından dinleyebilseydim yaşananları. Maalesef ben henüz ilkokula yeni başladığım yıl kaybettim kendisini Hatıratta sadece Tripoliçe'de olanlar değil sonraki nesilde ailede olan başlıca olaylar da anlatılıyor. #çanakkalesavaşı da bu anlatılanların içinde . Okuduğum çoğu kitapta kendimden bir şeyler buluyorum diyorum ya hep bu kitap da öyle oldu . Halide Hanım'ın hikayesini okurken de 99 depreminde hissettiklerim ve düşündüklerim geldi aklıma. Bir ara da o geceyi anlatırım size, eğer isterseniz Tarihi kurguların çok önemli olduğunu düşünüyorum. Özellikle de bizim tarihimizden olanların . Çünkü tarih okumayı sevmeyenler bu şekilde tarihi öğreniyor. Tabii bu kurgular da tarihi gerçeklerden beslenecek ve tarihi değiştirmeyecekler !!! Ne demişler tarih tarihçinin yazdığı kadardır. Tarih tekerrürden ibarettir. Olaylar sadece şekil değiştirir, çoğunun nedeni baki kalır. O yüzden biz de gözümüzü açık tutup olayları doğru yorumlayalım ki çok geç olmasın . Kitapta sadece iki ana konu değil satır aralarında verilenler de o kadar önemli ki ... Onlar hakkında da uzun uzun yazmak isterdim . Ancak en güzeli sizin kitabı alıp okumanız olacak. O zaman ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız . Gönülden tavsiyemdir

Tripoliçe'nin KülleriGüven Kemerkaya · Çınaraltı Yayınları · 038 okunma

··

70 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.