İkinci Abdülhamit'ten nefreti o mertebe ki onun tahta çıkışının kutlandığı, bütün İstanbul'un donanmalarla ışığa boğulduğu Ağustos gecesinde, o, evde tek ışık yakılmasına müsaade etmez, bütün geceyi karanlıkta geçirirmiş. Hatta ölümü de yine böyle bir cülus gecesine rast gelmiş. :)