Gönderi

104 syf.
·
Puan vermedi
Kitap bittiği gibi ilk yaptığım şey gökyüzünü izlemek oldu. Ne büyük özgürlük ama.. O an hiç tutsak olmamış bir insan olarak, özgürlüğün benim için ne kadar sıradan, hatta farkına bile varmadığım bir şey olduğunu hatırladım. Oysa tutsak insanlar için çok büyük bir ödül öyle değil mi? Kitabın baş kahramanı “Barış”, annesinin suçu yüzünden hapis hayatı yaşayan bir çocuk. Barış bende yıllar önce okuduğum ve yine içini burkan başka bir çocuğu hatırlattı, Zeze’yi.. Şeker Portakalı’nda da olduğu gibi, bu kitapta da yer yer boğazım düğümlendi. Hem gülümsediğim hem hüzünlendiğim çok an yaşadım. Halkını sevdiği için, fikirlerini ifade ettiği için, kitap okuduğu için, zalime boyun eğmediği için vb nedenlerle hapis yatan kadınların içinde hayatı anlamaya ve tanımaya çalışan Barış, sorduğu sorularla çocuk kalbinin masumiyetini gösterirken, biz büyüklere de daha önce düşünmediğimiz şeyleri düşünme fırsatı sunuyor. Kitabın filmi de var bildiğim kadarıyla. Kitabı kadar etki bırakır mı bilmiyorum ama ilk fırsatta onu da izlemek istiyorum. Duygu yüklü cümleleri, sade dili ve anlatımıyla, kitabı okuduğunuz zaman diliminde kendinizi o koğuşta, o avluda hissedeceksiniz. Okumanızı tavsiye ediyorum. Hiç bir uçurtmanın vurulmak zorunda kalmadığı günlere kavuşmak ümidiyle, iyi okumalar…
Uçurtmayı Vurmasınlar
Uçurtmayı VurmasınlarFeride Çiçekoğlu · Can Yayınları · 202212,1bin okunma
·
46 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.